Belki bir gün biz de Demir Adam olabiliriz! John LePore için kurgu ve gerçek arasındaki çizgi bir hayli bulanık. Hem filmlerde hem ürünlerde çalışan bir fütürist ve kreatif direktör olan LePore, bu çizgi arasında gidip gelmekle kalmıyor, aynı zamanda sınırları şekillendirmeye de yardımcı oluyor. İşlerinin çoğunu yapmak için “Perception” adında New York bazlı bir dizayn laboratuvarını kullanıyor. Emmy adaylığı da olan bu takım, Marvel filmlerindeki aygıtlardan uzay gemilerindeki ölçüm cihazlarına kadar bilimkurgu filmlerindeki teknolojiyi ve gerçek aletleri tasarlıyor. İki dünya sık sık birbirine ilham kaynağı oluyor. LePore’a göre bu, “Tek taraflı bir etkileşim değil, hiç bitmeyen bir döngü.”
Filmlerin üstünde çalışırken LePore, inandırıcı görünmesi için kurgusal teknolojiyi gerçek bilimsel ilerlemelerle harmanlamakta ısrarcı: “Bu, bize uygulanabilir ve mümkün olan bazı fikirler veriyor; sonra bu verilerle geleceği tahmin etmeye çalışıyoruz.” Örneğin Black Panther filmindeki şekil değiştiren Vibranium Kumu için, ultrasonik ses dalgaları ile havaya kaldırılan objeler deneyinden esinlenilmiş.
Bu fantastik fikirler gerçek ürünlere yansıyor, tıpkı GMC’nin yeni Hummer EV aracındaki gösterge paneli gibi. Perception, estetik bir bilimkurgu panelini kullanarak sürücülere araç ile ilgili hazır veri sunuyor. Ekran, gümüşsü bir arkaplan ile ustaca hazırlanmış tasarımı birleştirerek sadeliği hedefliyor. Bu konuda LePore şöyle diyor: “Günlük hayatta kullandığımız teknolojiler, ekranlarda bir saniyeden az kalıyor olabilir. Bu yüzden anlattığı şeyin yoğun ama çok açık olması lazım. Filmler için de geliştirilmiş bu teknolojiler, bilgiyi mümkün olan en kısa zamanda anlamanız için arabalarda da kullanılıyor.“
Bir hoş geldin videosundan mod değişimlerine kadar bu sinematik ilerlemeler çeşitli animasyonlarda kullanılıyor. LePore’a göre, “Gerçek hayatta kullanılan teknolojiye yapılan bu küçük sinematik sihir dokunuşları, inovasyonu teşvik etmekte zorlanan çok yönlü organizasyonlarda ilerleme ve momentum sağlıyor. Geleceğin parodisini yapmaksızın gösterdiğimiz ileri görüşlü teknolojik bakış açısı, bütün Hummer EV işletim sisteminde bulunuyor.”
Bir sinema hayranı ise, yakın zamanda havaya yansıtılan hologramlar olmayacağını söylüyor. “Objeleri görüş açınıza sanki bir hologrammış gibi sunabilen arttırılmış gerçeklik teknolojisi yükseliyor.” Bunu söylerken Perception’ın Captain America: The Winter Soldier filmindeki çalışmasına değiniyor; filmdeki bir araba kovalamaca sahnesinde ana karakter, arabasının camındaki bir arttırılmış gerçeklik ekranını kullanarak düşmanlarından kaçıyor.
Gerçeğin sanatsallaştırıldığı başka bir örnekte ise Perception, bu fikri Jeep için bir arttıtılmış gerçeklik deneyiminde kullandı. Projenin ana fikri, araba ön camındaki ekranı kullanarak hızlanan bir ambulansla çarpışmaktan kaçınmaktı. LePore diyor ki: “Ekranda, ‘Dikkat! Çok yakında ambulans var,’ yazan bir mesaj görmüyoruz. Bunun yerine giderek yaklaşan bir ambulans görüyoruz. Sürücünün, olan biteni saniyenin onda birinde görebilmesi için gayet az ve öz.” İster gerçek hayatta ister sanatta olsun, LePore her bir pikselin bir görevi olmasını istiyor.