Bilimkurgu sadece keşif ve merak duygularımızı yansıtmaz, aynı zamanda önümüze serdiği yeni düzen ve toplum tasarımlarıyla da bizlere yeni ufuklar aralar. Şüphesiz cinsellik ve cinsel kimlik de bilimkurgunun zaman zaman işlediği konular arasında kendine yer bulmaktadır. Çünkü her sanat uğraşı gibi bilimkurgu da bizi bize anlatıyor ve yine bizden besleniyor. Şimdiye dek pek çok bilimkurgu eserinde, kadın-erkek ikiliğinin ortadan kaldırıldığını ve heteronormatif değerlerin yok sayıldığını gördük. Elbette bu kurgulanan gelecek ve toplum tasarımları, bir yandan bizleri sorgulamaya iterken bir yandan da cinsellik üzerine düşünmeye sevk ediyor.
Hatta eşcinsel bilimkurgu yazarı Samuel R. Delany‘nin de dediği gibi, bilimkurgu LGBT bireylere bakışımızı değiştirebilecek en güçlü sanat uğraşı bile olabilir. Zira bilimkurgu, bilimin ve mantığın çemberi haricinde kendisine herhangi bir sınır belirlemez. Biz de bu vesileyle, bilimkurgu dizilerinin sevilen LGBT karakterlerini tanıtmanın yerinde bir hareket olacağını düşündük. Keyifli okumalar…
Jadzia Dax, Deep Space Nine
Dax, Star Trek evrenindeki simbiyotik bir türdür. Görünüşleri itibariyle bir çeşit karidesi andıran bu canlılar, Trill adlı insansı bir ırkı konakçı olarak kullanır ve onların vücudunda yaşarlar. Uzun ömürlüdürler ve taşıyıcıları öldüğünde kendilerine başka konakçılar bulurlar. Trill’lerin sadece ufak bir azınlığı simbiyotik ilişkiye girme ayrıcalığına sahiptir. Zaten bu ayrıcalık da zorlu sınav ve eğitimin ardından kazanılabilmektedir. Trill topluluğunda, ilişkiler taşıyıcının ölümüyle son bulmak durumundadır. Dax, bir Trill ile birleştiğinde onun tüm hafızasına, anılarına ve bilgilerine de sahip olur. Ancak konakçı ölüp de Dax başka bir vücuda girdiğinde, eşi ya da çocukları gibi eski hayatından çok yakın olduğu kişilerle tekrar aynı yakınlıkta bir ilişki yaşayamaz. Bu yasaklanmıştır.
Ne var ki Jadzia Dax (kadın), tekrar Torias Dax’ın (erkek) karısıyla tanıştığında, teknik olarak homoseksüel bir ilişki yaşanmış oldu ve bu yasak aşkları ise, hem kısa ve hem de acı tatlı bir ilişki olarak hafızalarımıza kazındı.
Sam Adama, Caprica
Sam’in sevdiği dört ana şey: Erkekler, dövmeler, yeğeni ve Tauron mirası! Aynı zamanda bıçakları da seviyor ve Tauron mafyası adına suikastçi olarak çalışırken onları kullanmaktan çekinmiyor. Ama bizim dünyamızdaki homofobik mafyaların aksine Sam, Larry adında bir adamla evli. İlişkileri daha derinden incelenebilir, fakat şunu belirtmekte fayda var: Eğer Larry de Sam gibi tetikçi değilse, Sam’in meslek seçimi hakkında evde çok tartışma olacağı kesin.
Camille Wray, Stargate Universe
Camille Wray adı geçince bir durup düşünmek lazım. Doğru olduğunu düşündüğü şeyi söylüyor ve yapıyor. Hatta bu başkaldırışa kadar bile gidebiliyor. İnatçı kişiliği, Destiny gemisinde karşılaştığı herkesle zıtlaşmasına sebebiyet vermiş olsa da mesele uzaklardaki kız arkadaşı Sharon’a gelince birden süt içmiş kediye dönüyor. Camille’nin bilinci, Dünya’daki Perry’nin felçli vücuduna aktarılınca Sharon onunla ilgilenen kişi olmuştu. Camille’nin inatçılığı bu ilişkideki en pozitif etken şüphesiz. Umarız bir gün, ekiple birlikte yattığı derin uykudan uyanıp sevgi dolu ilişkisine tekrar döner.
Chiana, Farscape
Farscape’in gri renkli kedi kızı Chiana’nın olayı sürekli özgürlük arayışı içinde olması. Bu özgürlüğün içinde cinsel eğilimini seçme de var. Duruma göre kendisini bir seks işçisi gibi pazarlayabiliyor ya da dilediği kişiyle cinsiyet gözetmeksizin flört edebiliyor. Tecavüz, cinsel yolla bulaşan hastalık gibi hayatını zor kılan unsurlar olsa da, Chiana içgüdülerini takip etmekten hiçbir zaman vazgeçmiyor.
Vincent, Eureka
Vincent, Eureka’nın sevecen aşçısı ve harika bir kafe olan Café Diem’in sahibi. Restoranında durup haftanın spesiyali hakkında ağız sulandırıcı bilgiler vermediği zamanlarda yaptığı şey genellikle başkalarıyla flört et….. Bir dakika, bu asla olmuyor! Vincent’ın aşk hayatı diğer insanlarınkini izlemekten öteye geçememiştir ki bu da üzüntü veren bir durumdur. Çok sevilen bir karakterdir kendisi. Eureka’nın yazarları birazcık iş bilseydi, Vincent’a hak ettiği erkek arkadaşı verirlerdi. Hatta ekranda görünme süresini uzatırlar ve belki ona bir soyadı bile verebilirlerdi (!)
Ianto Jones, Torchwood
Doctor Who’nun bir spin-off’u olan Torchwood hakkında bilinmesi gereken muazzam şeylerden birisi de cinsellik konusunu nasıl işledikleridir. Örneğin Ianto Jones’u ele alalım. Ianto ile ilk tanıştığımızda, gizlice ölü kız arkadaşı Lisa Hallett’i tekrar hayata getirmeye çalışıyordu. Buraya kadar tamam, her şey “normal” denebilir. Fakat daha sonra onu patronu Jack ile ilişki yaşarken görüyoruz. Ianto en sonunda Jack’e abayı yakıyor. Jack ise hiçbir zaman için Ianto’ya tam bağlılık göstermiyor. Fakat, Ianto’nun Children of Earth mini dizisindeki ani ölümü Jack’e gelmekte olan uzaylı istilasını durdurmada büyük bir ilham kaynağı oluyor.
Jack Harkness, Torchwood
Eğer Jack Harkness’in homoseksüel ya da biseksüel olduğunu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Çünkü, Torchwood’un başrol oyuncusu olan Jack bir “hercinsel”. Önüne gelen her şeyle ilişki kurabilecek kapasitede. Etkileyici görünümü ve Dünya’yı korumak için yaptığı iyi niyetli projeleri ile aynı zamanda birçok fırsatın da talibi. Bu fırsatları sıralayacak olursak; Gwen Cooper ile flört, Ianto Jones ile ilişki, bir evlilik ve adaşıyla tutkulu bir öpüşme. Kısacası Jack’i, her iki cinsiyetle de romantik ve tutkulu ilişkiler içinde görebiliyoruz.
Felix Gaeta, Battlestar Galactica
Gaeta, Galatica’nın taktik subayı olmadığı zamanlarda New Caprica’daki Saylonlara karşı verilen insan direnişine gizlice yardım ediyordu. Dizideki süre zarfı boyunca bir bacağını kaybetti fakat, kendi iç dünyasını buldu. Adama’nın Saylonlar’la yaptığı iş birliği, beraberinde bir isyanı da getirdi ve bu isyanın en ön saflarında Geata da vardı. Sonuç: idam mangası tarafından öldürüldü. Gay olduğundan da bahsedelim. Üzücü bir şekilde bu karakterin Teğmen Hoshi ile olan ilişkisi televizyonda çok yer bulmamıştır. İlişkilerine ancak dizinin internette yayınlanan bölümlerinde yer verilmiştir.
Inara Serra, Firefly
Inara, resmi bir “kadın arkadaş”tır. 26. yüzyılın jargonuna göre bu deyiş iyi eğitimli ve donanımlı fahişe anlamına geliyor. Serenity gemisini kadınlık zarafeti ile süslemediği zamanlarda, Kaptan Mal Reynolds ile inişli-çıkışlı paranoyak bir ilişki yaşamaktadır. Müşterilerinin genelde erkek olması gerçeğine rağmen, Inara “olağanüstü” kurul üyeleri gibi kadın müşterileri de kabul etmektedir. Erkeklerle beraber olduğunda kendisinde bulup yapamadığı bazı şeyleri kadınlarla beraberken yapabildiğini ve kendisi gibi davranabildiğini söylemektedir. Kurul üyeleri ve Inara kendisi gibi olduklarındaysa, geminin teknisyeni Kaylee’nin de dediği gibi; “ortaya çok görkemli bir tablo çıkıyor.”
Susan Ivanova, Babylon 5
Babylon 5’in sevilen karakteri Susan Ivanova’nın heteroseksüel olmadığına dair 3 ipucu bulunmaktadır. 1-) Seksi olarak sayılabilecek korucu Marcus Cole’u her zaman geri çevirdi. 2-) Ivanova ve telepat Talia Winters arkadaşlardı ve Talia’ya bir oda lazım olunca Ivanova kendi odasını paylaştı. Bu da birbirlerinin cinsel ihtiyaçlarını karşılayan iki arkadaş olduklarının göstergesiydi. 3-) Ivanova’nın gerçekten lezbiyen olduğuna dair en sağlam ipucu, Mimbari’nin yeniden doğuş seremonisinde kendi ağzıyla “Sanırım Talia’ya aşık oldum” demesiydi.
Hazırlayan: Agah Tuğrulhan Polat