2018

2018 | Çağrı Mert Bakırcı (Kısa Öykü)

Güvenlik anonsunun tamamlanması ve kemer ışıklarının yanmasıyla birlikte, Bora da kemerlerini bağladı. Camdan, Yeni Zelanda’nın Auckland kentine son bir kez baktı. Saati, 1 Ocak 2018’in ilk dakikalarını gösteriyordu. Uzakta, yeni yıla girilmesi nedeniyle devam eden havai fişekleri görmek mümkündü. 2017 Bora için epey zor ve sıkıntılarla dolu geçmişti. 2018’in çok daha iyi geçmesini umuyordu.

Bu enfes şehirde birkaç gün daha geçirmek isterdi; ancak kızının hasreti her şeye ağır basıyordu. Hem bu uçakta olmanın ilginç bir avantajı daha vardı: Honolulu /Hawaii’ye indiklerinde, 2017’ye geri dönmüş olacaklardı. Çünkü uçağın ortalama hızı, birkaç dakikayla da olsa, Dünya’nın dönüşünün önüne geçmeyi başaracaktı. Böylece Hawaii’ye iner inmez kızını arayıp, 2018’in son saniyelerini telefondan beraberce geri saymaları mümkün olacaktı.

Bu şekilde zamanda geri gitme işi, epey bayatlamış olan ‘Seneye görüşürüz’ geyikleri gibi,” diye düşündü kendi kendine gülümserken. Her sene gazeteler bu şekilde “zamanda geri giden” bir uçağı haber yapıyorlardı.“Ama yine de insanın hoşuna gidiyor, ne yaparsın..”

Uçuş, hafif birkaç türbülans haricinde sorunsuz geçti. Şansına, bavulu yoktu, hızlıca uçaktan çıkması mümkün oldu. Bir yandan da, uçuş boyunca kapalı olan telefonunun açılmasını bekliyordu. Saatine baktı: 23:58.

“Hadi ama, hadi…” diye mırıldandı. Telefon nihayet açıldı.

Kızının numarasını çevirip, yolcuların vızır vızır geçen taksilere inip bindiği alanda bir banka oturdu. Telefon birkaç saniye çaldıktan sonra açıldı:

Baba! Hiç aramayacaksın sandım! Azıcık kaldı.” dedi kızı Jenny heyecanla.

“Yeni indim kızım. Hemen aradım.” dedi, hepten kaçırmadığına sevinerek.

“Yeni mi indin? Ben seni Kukio’daki ihaleyle uğraşıyorsun sanıyordum. Gemiyle gelmeyecek miydin?” diye sordu Jenny. Sesi, kafasının karıştığını belli ediyordu. Kukio, Hawaii adalarından en güneydoğu tarafındakiydi. Kukio’da bir ihale almışlardı almasına ama, o iş alınalı 1 seneyi geçiyordu. Kızının neden sorduğunu anlayamadı.

“Kukio mu? O iş çoktan halloldu kızım. Ben Yeni Zelan…”

Kızının, “Ah, babannecim, gel öpeyim seni bir!” dediğini duydu telefondan. Bu sefer kafası karışan Bora’ydı. Annesini 3 ay kadar önce pankreas kanseri nedeniyle kaybetmişti ve içi halen sızlıyordu. Ama hayat devam ediyordu. İyi ama, kızı kiminle konuşuyordu?

“Ba… Babannen mi?” diye sordu; ama çoktan yeni yıl için geri sayım başlamıştı. Jenny, ciyaklamayla karışık bir şekilde telefonu tekrar eline aldı ve yüksek sesle saymaya başladı. Arka planda birçok diğer kişinin de geri sayım yaptığını duyar gibiydi. Bora da sayıma katıldı:

“10…
9…
8…
7…
6…
5…
4…
3…
2…
1…”

O anda, havaalanındaki dev billboardlar yeni yılı yansıtacak şekilde değişti. Aynı zamanda telefondaki kızı da, billboardda okuduğuyla aynı iki kelimeyi söylüyordu:

“HOŞGELDİN 2017!!!”

Doğru yöne, doğru zamanda, doğru hızda giden bir uçakla gidip de, yeni yılı 2 defa yaşama olayı, bir anda “bayat bir geyik” olmaktan çıkmıştı.

Yazar: Çağrı Mert Bakırcı

Evrim Ağacı'nın kurucusu ve idari sorumlusu, popüler bilim yazarı ve anlatıcısıdır. ODTÜ'den mezun olduktan sonra, doktorasını Texas Tech Üniversitesi'nden almıştır. Doktora araştırma konuları evrimsel robotik, yapay zekâ ve teorik/matematiksel evrimdir. "Evrim Kuramı ve Mekanizmaları" ve "50 Soruda Evrim" kitaplarının yazarı, "Şüphecinin El Kitabı" kitabının eş yazarı, "Evrenin Karanlığında Evrimin Işığı" kitabının yazar ve editörüdür. Şu anda, ekibiyle birlikte, Evrim Ağacı, Kreosus ve birtakım diğer dijital projeleri geliştirmekte ve sürdürmektedir.

İlginizi Çekebilir

gokcan sahin oyku

Kanayan Duvardaki Kelimeler | Gökcan Şahin (Kısa Öykü)

Burada ölümün rengi yeşil. Kokusu portakal, dokusu tuhaf. Elinizi belli bir yöne doğru sürterseniz yağ …

Bir Cevap Yazın

Bilimkurgu Kulübü sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin