1900’lerin Başındaki Motorlu Scooter Modası

Peter Minton, New York’un Rockaway Beach Bulvarı’nda motorlu scooter’ı ile seyrederken devriye polisi tarafından durduruldu. Nedeni ise 16 yaşında olması ve ehliyetsiz araç kullanmasıydı.

Yukarıdaki haber metni güncel değil, ta 1939 yılının temmuz ayına ait.

ABD’de seri üretimi yapılan ilk motorlu scooter Autoped, aslında ön tekerleğin üzerine motor monte edilmiş büyük bir çocuk aracıydı. Her ne kadar bazı raporlar saatte 56 km/sa hıza ulaşabileceğini iddia etse de, saatte 32 km/sa hıza ulaştığında sürüş “dengesiz” hâle geliyordu. Daha sonra Everready Battery Company bu tasarımı satın aldı ve Autoped’in pille çalışan bir versiyonunu piyasaya sürdü. Scooter kavramı aslında en az bir yüzyıl öncesine, 1817’ye ve Alman Baron Karl von Drais de Sauerbrun‘a kadar uzanıyordu. İki tekerlekli cihaz, insan destekli ilk yolculuğuna çıktıktan sonra Velocipede konsepti hızla bisikletlere ve oradan da scooter’lara dönüştü. Britannica’ya göre ise ilk kez 1840’lı yıllarda İskoçya’da yollara çıktı. 19. yüzyılın başlarında, pille çalışan makinelerin kullanımında artış yaşandı. Örneğin Ogden Bolton Jr., 1895’te pille çalışan bisikleti için ABD patent enstitüsüne başvuru yapmıştı bile.

New York Eyalet Müzesi’ne göre Autoped (ve onun ilk nesil selefi olan Motoped), modern motorlu scooter’ın gerçek ataları. Üstelik bu gelişmeler, motorlu taşıtlar için yollarda neredeyse hiç güvenlik düzenlemesinin bulunmadığı bir dönemde gerçekleşti. Trafiği düzenleyen ilk yasa, 1901 yılında Connecticut’ta hayata geçirildi. Bundan yaklaşık on yıl sonra, New York’ta alkollü araç kullanımı yasaklandı. Autoped piyasaya çıktığında ise trafik ışıklarının uygulamaya konulmasına daha 15 yıl vardı.

Autoped’in patent sahibi Arthur Hugo Cecil Gibson, 1915

Uçan Merkel motosikletinin fikir babası Joseph F. Merkel’in önemli katkıları olsa da, Autoped’in hakları aslında mucit Arthur Hugo Cecil Gibson‘a aitti. Araç, ilk olarak Autoped Company tarafından 1913 yılında üretildi. Şirketin ilk mağazası, yaklaşık iki sene sonra, 1915’te Long Island City’de açıldı. New York Eyalet Müzesi kıdemli tarihçisi Emeritus Geoffrey N. Stein’a göre bu “ucube araç“, bisikletin popüler olduğu bir dönemde medyanın da ilgisini çekti. Tahmin edilenden fazla kullanıcıya ulaşması, beklenenden daha uzun süre piyasada kalmasını sağladı. Bunda, aşağıdaki metinle özdeşleşen geniş bir reklam kampanyasının da büyük payı vardı.

“Autoped, çalışan erkek ve kadınların işyerlerine gidip gelmeleri için ideal bir kısa mesafe ulaşım aracıdır. Kadınlar alışverişe, doktorlar hastaneye, öğrenciler okula, hizmetçiler markete giderken; bakkallar, eczacılar ve diğer tüccarlar siparişlerini teslim ederken ondan yararlanabilir. Koleksiyoncular, tamirciler, haberciler ile zamandan ve enerjiden tasarruf etmek isteyen herkes Autoped’in konforunu ve keyfini yaşayabilir.”

Tıpkı modern benzerlerinin zengin oyuncakları olduğuna dair yaratılan izlenim gibi, Autoped’in pazarlaması da kesinlikle sınıfsal unsur taşıyordu. Puck Magazine’in 1916 tarihli bir reklamında, “Autopedli kıza dikkat edin!” başlığıyla pahalı kıyafetler içindeki şık bir beyaz kadın resmine yer veriliyordu. Ancak Autoped, sadece zenginlerin oyuncağı değildi. Tıpkı kendisinden önce geliştirilmiş olan bisiklet gibi, motorlu scooter’ın ortaya çıkışı da kadınlar için bir düzeyde özgürlük göstergesiydi. Bu da, “Autopedli kıza dikkat edin!” mesajını iyice güçlendirdi. Örneğin kadın hakları savunucusu Priscilla Norman, “scooter üzerindeki aktivist” imajıyla büyük dikkat çekti. Bu imaj uzun bir süre devam etti. Hatta ünlü kadın pilot Amelia Earhart, 1921’de üretimi durdurulduktan sonra bile Autoped ile California çevresinde çokça kez fotoğraflandı.

Londra’da Autoped’e binen Priscilla Norman, 1916

İşletmeler de Autoped’i denedi. En iyi örnek, posta dağıtmak için arabaları kullanan New York Posta Servisi’ydi. Ancak işin bir de illegal boyutu vardı. Mesela yasalarla başı belaya giren suçlular, Autoped’i polisten kaçmak için kullandı. Gençlerden oluşan çeteler, kısa sürede Brooklyn, Queens ve Manhattan ilçelerinde terör estirmeye başladı. Yine de Autoped, çoğunlukla eğlence amaçlı kullanılıyordu. Örneğin Kaliforniya’daki pek çok işletme, tatil yerlerinde kiralanabilmeleri için onlarca Autoped satın almıştı. Ancak Autoped’in yaygınlığı, yeterince kârlı olmadığı için zamanda azaldı. The Illustrated Encyclopedia of Motorcycles kitabının yazarı Erwin Tragatsch’a göre, o dönemin diğer tüm scooter’ları gibi Autoped de iyi bir ticari başarı elde edemedi. Çünkü bisikletten daha pahalı, ancak motosikletin konforundan da çok uzaktı.

Autoped, sundukları açısından belki de zamanının biraz ilerisindeydi. Büyük Buhran’ın ardından, 1900’lerin başında motor üretmeye başlayan Cushman şirketi, öncülüğüne kaldığı yerden devam etti ve bu cihazı geliştirdi. Buhran devam ederken stokundaki Husky motorlarının fazlalığı nedeniyle yaratıcılığa yöneldi. 1936’da Cushman, Auto-Glide‘ı piyasaya sürdü. Nihayetinde Auto-Glide ve rakipleri, 1939’da Peter Minton’u trafik mahkemesine gönderen aynı tür düzenlemelere tabiydi. 1900’lerin başı, tehlikeli araç kullanımının yaygın olduğu yıllardı ve yasa koyucular tarafından henüz bir yaş sınırlaması getirilmemişti. Bu akıl karışıklığı, bireysel özgürlük tartışmaları nedeniyle uzun bir süre de devam etti. Ancak halkın güvenliği için bir şeyler yapılması da zorunluydu. 1930’lu yıllara gelindiğinde böyle bir kanunun ana taslağı belirlenmişti.

ABD Posta Servisi çalışanları, 1910’ların ortalarında yeni scooter’ları deniyor.

Josh Sims, araç sürüşünün gelişimini anlattığı Scootermania: A Celebration of Style and Speed kitabında şöyle yazıyor:

“Genç sürücüler için daha katı trafik yasaları konulduğunda, Cushman’ın yeniden mali sorunlarla karşı karşıya kalması kaçınılmazdı.”

İçinde yaşadığımız çağın, 1900’lerin başındaki scooter patlamasına ne kadar çok benzediğini görebiliyoruz. Bu duruma dikkat çeken Michael J. Coren’e göre günümüzün start-up’ları, ürünlerini tanıtmak için arabalarla benzer bir reklam taktiği izliyor: Onları direkt yollara çıkarıyor. Bu strateji, Uber ve Lyft’in milyarlarca dolarlık değerlere ulaşmasını da sağladı.

Ancak devletler bir kez daha karar arifesinde ve scooter sektörünün nereye gideceği belirsizliğini koruyor.

Kaynak: Smithsonian Magazine

Yazar: Hamdi Güzeliş

Makine Mühendisi. Dağların, newage müziğin ve bilimkurgunun uzun yıllardır tutkunu. "Turk Seti Team" üyesi.

İlginizi Çekebilir

Sürücüsüz Araçlar Trafik Kaosu Yaratabilir mi?

Günümüzde şehir merkezlerindeki trafiğin berbat olduğunu düşünüyorsanız, bir de sürücüsüz araçların yüklü park ücretleri ödemektense …

Bir Cevap Yazın

Bilimkurgu Kulübü sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin