Evrim, modern biyolojinin merkezinde olan bir bilim dalı, bilimsel yasa ve teoridir. Aslında biz bilmesek de hayatımızın hemen her alanında etkileri bulunmaktadır: Kullandığımız ilaçlardan yediğimiz, içtiğimiz her şeye kadar… Ne yazık ki evrimle ilgili hepimizin doğru sandığı pek çok yanlış var. Dilerseniz soru-cevap şeklinde bu yanlışlara bir göz atalım.
Kanı 1: Evrim sadece bir teoridir. Teori olduğu için gerçeği kanıtlanamamıştır. O yüzden “gerçektir” denemez.
Cevap: Evrim sadece bir teori değil, aslında bir kanundur. Nasıl ki yerçekimi ya da suyun kaldırma kuvveti hesaplanabilen ve deneylerle de kanıtlanabilen bir kanunsa evrim de milyonlarca DNA araştırmasıyla kanıtlanmış, binlerce fosil buluntusuyla desteklenmiş bir kanundur (Evrim yoktur demek, tüm bilimsel bulgular hiçe sayılıp yerçekimi yoktur veya Dünya düzdür demek gibidir). Evrim Teorisi denilen şey, Evrim Kanunu üzerinde daha fazla bilgi sahibi olmamızı sağlayan bilimsel araştırmalar ve açıklamalar bütünüdür. Teorinin günümüzdeki araştırma alanı da yeryüzünde keşfedilmemiş canlıların araştırılması, paleontolojik kazılarda bilinmeyen türlerin aranması, yapay ve gerçek DNA incelemeleri vb. şeklindedir.
Kanı 2: Evrim teorisi insanların maymundan geldiğini söylemektedir.
Cevap: Doğru sanılan bir yanlış daha. Evrim “insan maymundan gelir” demez. “İnsanlarla bilinen maymun türleri yakın akrabadır” der. İnsanlarla maymunların milyonlarca yıl önce ortak bir atadan ayrılarak evrimleştiğini söyler.
Kanı 3: Evrim’e inanan dinsiz mi olur?
Cevap: Herhangi bir bilim dalı ile bir dini kıyaslamak, aralarında uyum veya uyumsuzluk aramak pek doğru olmaz, ikisi çok farklı alanlardır. Yalnız şu rahatlıkla söylenebilir ki, hiçbir bilim dalı dine veya dinlere karşı değildir. Bununla beraber, Dünya’daki en yaygın semavi dinlerden biri olan Hristiyanlık’ın merkezi Vatikan, Evrim ve Büyük Patlama’yı kabul etmektedir.
Kanı 4: Darwin’in tüm teorileri çürütülmüştür. Bu yüzden evrim de çökmüş bir teoridir, geçerliliği yoktur.
Cevap: Darwin, kısıtlı imkanlarıyla çok önemli araştırmalar yapmış, modern biyolojinin temellerini atmıştır. Bu araştırmalardan da çeşitli çıkarımlar oluşturmuştur. Günümüz teknolojisiyle yapılan araştırmalarda bu çıkarımların hepsinin %100 tutmadığı doğrudur. Ama bu evrimi geçersiz kılmaz, aksine teorisindeki eksiklerini giderip kendisini geliştirmesini sağlar ve daha sağlam temeller üzerinde durmasına vesile olur.
Kanı 5: Evrimin gerçekte hiçbir kanıtı yoktur.
Cevap: Yanlış. Evrimi destekleyen birçok bulgu mevcuttur. Bunun dışında DNA analizi de evrim için çok önemli bir kanıttır. Örneğin annelik, babalık testi için DNA testine başvurulması gibi. Burada nasıl ki DNA benzerliğine göre kişinin öz anne, baba veya çocuk olup olmadığı anlaşılıyorsa benzer bir yöntemle iki farklı canlı türü arasındaki yakınlık da anlaşılabilmektedir. Buna göre de insanlarla bonobo maymunları ve şempanzeler ile %98.8-%98.9 oranında, goriller ile %98.4 oranında, orangutanlar da %96.9 oranında aynı DNA yapısına sahiptir. Sadece bunlarla da sınırlı değildir. Farelerle %90’lar oranında, köpeklerle %84 oranında aynı DNA yapısına sahibiz.
Bunların dışında evrime en büyük kanıt içtiğimiz ilaçlardır. Normalde bağışıklık kazanmamıza rağmen neden hemen her sene grip oluruz? Çünkü grip mikropları da evrim geçirip direnç kazanmaktadır. Yoksa bir insan direnç kazandığı aynı mikroba karşı zayıf düşmez, savunma mekanizması anında o mikrobu yok ederdi. Bu ve bunun gibi birçok örnek ve deneyle evrim, modern tıp araçları ile de desteklenmektedir.