Bütün dünya 2022 yılı itibariyle Ukrayna’daki savaşı tedirginlikle izliyor. Savaşın küresel çapta bir gıda krizine ya da nükleer bir felakete dönüşmesi gibi endişe verici ihtimaller mevcut. Durum böyleyken, Ukrayna denildiği zaman akla ilk gelen şeylerden biri bilimkurgu değil maalesef. Ancak bu, Ukrayna’da bilimkurgunun olmadığı anlamı taşımıyor. Bilakis Ukrayna, bilimkurgu, fantastik ve korku gibi türler açısından oldukça zengin. Bu türler “Fantastyka” ismiyle anılıyor ve ülkede geniş çaplı bir kitle tarafından ilgi görüyor. Mesela dünyaca meşhur bilimkurgu oyunu S.T.A.L.K.E.R, Ukrayna çıkışlı. Hatta şu sıralar GSC Game World, devam oyunu S.T.A.L.K.E.R 2 üzerinde çalışıyor. İşin trajik yanı savaştan birkaç ay önce, bütün dünya Rusya’nın Ukrayna’ya saldırmak üzere olduğu dedikodusuyla çalkalanırken, GSC Game World, ülkeleri istilaya uğrarsa oyunun yapımını durdurmak zorunda kalacaklarını duyurmuştu. Nitekim öyle de oldu…
Ukrayna artık bütünüyle savaşın etkisi altında. Ülkedeki bütün kültürel aktiviteler durma noktasına geldi. Bilimkurgu ve fantastik takipçileri, kendilerini bir anda ölüm kalım mücadelesinin içinde buldu. Birçok kütüphane, kitap dükkânı ve yayınevi füzelerin hedefi hâline gelip yerle bir oldu. Artık yazarlar, çizerler, çevirmenler, editörler, kısacası Fantastyka’ya gönül vermiş herkes, kendilerini ve ailelerini korumaktan başka bir şey düşünemez durumda. Oysa bir zamanlar ülke, tam iki kez (2006 ve 2013’de) Eurocon’a ev sahipliği yapmıştı. Tüm bunlar ve dahası Ukrayna’da hızla gelişmekte olan sağlam bir spekülatif kurgu geleneğine işaret ediyor. Mesela Zoryanyy shlyakh (Star Trek) isimli bilimkurgu kulübü bir dönem faaliyet göstermiş ve Chernobylization isimli bir fanzin çıkarmıştı. Günümüzde de Zoryana fortetsya (Yıldız Kalesi) isimli başka bir grup etkinlik gösteriyor. Grubun amacı Ukrayna bilimkurgusunu tanıtmak ve geliştirmek.
Ukrayna’da fantastik edebiyatın kökenlerini ta halk geleneklerine kadar takip edebiliriz. Mykola Hohol, Ukrayna halk motiflerine dayanan pek çok fantastik hikâye yazdı. Öyle ki “Viy” isimli öyküsü, Sovyetler’in ilk korku filmine de uyarlandı. Ukrayna edebiyatının gelişim gösterdiği 19. yüzyıl boyunca, yazarların fantastik gibi “gayri-ciddi” çalışmalar ile vakit kaybetmemesi gerektiğine yönelik yaygın bir düşünce vardı. Buna rağmen Ukraynalı ikonik bir yazar olan Lesia Ukrainka, Lisova Pisnya (Orman Şarkısı) adlı fantastik içerikli bir oyun kaleme almaktan geri durmadı. Oyunda, rusalkaya aşık olan genç bir adamın hikâyesi anlatılıyordu. Tarihçi Mykola Kostomarov ise Orwell’in Hayvan Çiftliği’ne benzer bir hikâye yazdı. Yine Lesia Ukrainka, 1906 yılında Ukraynalı okuyucular için bütün dünyadan ütopik eserleri inceleyen bir çalışmaya imza attı.
Günümüzde yabancı eserlerin Ukrayna diline tercümesi oldukça önemli bir aşama kaydetmiş durumda. Stephen King külliyatının büyük bir kısmı Ukraynaca’ya çevrildi. Clifford Simak, Stanislaw Lem, Roger Zelazny, Douglas Adams, Ray Bradbury, Neil Gaiman ve daha birçok ismin eserleri de Ukrayna diline tercüme edilmeyi sürdürüyor. Ukrayna’da Rusça ve Ukraynaca iç içe geçmiş bir dil hüviyetinde. Bu nedenle Ukrayna’dan çıkan bir eserin bazen Ukraynaca yerine Rusça olması pek de şaşırtıcı değil. Ülkede Rusça’yı anadili olarak konuşan büyük bir kesim var. Nikolai Gogol-Mykola Hohol gibi çekişmeler de mevcut. Yine de 2017 yapımı bir savaş filmi olan Kiborgy: Heroyi ne vmyrayut (Siborglar: Kahramanlar Ölmez), yarı Rusça, yarı Ukraynaca çekildi. Film, 2014’te gerçekleşen İkinci Donetsk Havalimanı Muharebesi’ni ele alıyordu. Söz konusu muharabe esnasında havaalanını koruyan Ukrayna birlikleri, Givi (Mihail Sergeyeviç Tolstıh) gibi fanatik Rus komutanlarının bile saygısını kazanan büyük bir direniş gösteriyordu.
Donetsk Havalimanı uğrundaki muharabeler esnasında, Ukrayna askerlerinden siborglar diye bahsediliyordu. Bu terim, havalimanına saldıran Donetsk birliklerinin YouTube’da yayımlanan telsiz konuşmaları sayesinde kullanıma girmişti. Konuşmalarda Ukrayna askerlerine, “Oradakiler bir çeşit siborg,” diye atıfta bulunuluyordu. Ukraynalılar bu terimi benimsedi. Öyle ki, Donetsk Havalimanı’nı koruyan askerlerinin kahramanlığı siborg sözü ile abideleştirildi. Ukrayna askerleri, gerçekten de çok az uykuya ve mühimmata rağmen büyük bir irade ile havalimanını korudu. Bu da tıpkı bilimkurgu filmlerindeki yarı insan, yarı makine olan ölümsüz siborgları çağrıştırıyordu. Şimdilerde siborg sözü, Ukraynalılar için yarı yarıya bir efsane hâline gelmiş durumda. Bu bile aslında bilimkurgunun Ukrayna’da ne denli yaygın olduğunun bir göstergesi.
Tüm bunlara rağmen, internette Ukrayna bilimkurgu ve fantastik edebiyatına dair bilgi bulmak oldukça zor. Dolayısıyla yazının geri kalan kısmında, bilimkurgu türünde kalem oynatan Ukraynalı yazarları tanıtmaya çalışacağız. Maryna ve Sergiy Dyachenko ikilisi Rusça konuşan ülkelerde oldukça popüler. İkili aslen Ukraynalı ve bazı eserleri de orijinal olarak Ukraynaca. Ancak eserlerinin çoğu önce Rusça olarak basıldı ve daha sonra Ukraynaca’ya çevrildi. İkilinin yazdığı The Scar romanı, Tor Books tarafından İngilizce’ye de çevrildi. Bazı kaynaklarda ikilinin Moskova’ya taşındıkları söylense de, daha güvenilir kaynaklarda ABD’ye yerleştikleri belirtiliyor. The Scar haricinde, eserlerinin çevrilerini internette e-kitap olarak bulmak mümkün. 2020 yılında Alena i Aspirini isimli psikolojik fantastik romanları, HarperCollins tarafından “Daughter from the Dark” ismiyle basıldı. Ne yazık kiSergiy Dyachenko, 5 Mayıs 2022 tarihinde hayatını kaybetti.
Oleh Shynkarenko’nun Kaharlyk isimli romanı ise esas olarak Facebook’ta yüz kelimelik bloklar hâlinde yazıldı. Bunu tetikleyen olay, 2013/2014 yılları arasında yaşanan Maidan Devrimi’ydi. Romanın kahramanı, Rus saldırıları ve yapay zeka ile donanmış uydular tarafından harap edilmiş gelecekteki bir Ukrayna’da, kaybettiği hafızasını ve karısını arıyordu. İnternetin karanlık dehlizlerine girdikçe, daha çok Ukrayna bilimkurgusu bulmak mümkün. Mesela Matt Mitrovich, Amazing Stories isimli bir blogda Ukrayna’yı konu alan alternatif tarih öyküleri kaleme aldı. Fedir Perezin oldukça ilginç bir isim. Kendisi Donetsk şehrinden, bir Rusofon ve Ukraynafob. NATO ve Ukrayna’nın ortak saldırılarına karşı direnen Rus halkını konu edindiği askeri kurgularıyla biliniyor. Lakin savaş, sadece Perezin’in eserlerinde kalmadı, gerçeğe de dönüştü. Hatta Perezin, Ukrayna Yazarlar Birliği’nin Donetsk’teki bürosuna silahlı baskın yapıp binayı ele geçirdi. Bir süre boyunca da sözde Donetks Halk Cumhuriyeti’nin Savunma Bakanı Yardımcılığını üstlendi. Amerikalı yazar Bruce Sterling, Perezin’i MIT’in Technology Review dergisindeki bilimkurgu sayısına davet etti. Fakat öyküsü yayına girmeden kaldırıldı. Çünkü Perezin’in Donbas Savaşı’ndaki katılımından dolayı, Amerikan hukuku çerçevesinde kendisiyle herhangi bir iş yapmak yasa dışıydı…
Ukrayna bilimkurgusu üzerine (Ukrayna dışında) yazılmış en büyük eser, bir akademisyen olan Walter Smyrniw’e ait: Ukrainian Science Fiction: Historical and Thematic Perspectives… Smiyrniw, eserinde Ukrayna bilimkurgusunun Batı ütopyalarından etkilenerek geliştiğini savunuyor. Kitabın ilk bölümlerinde, Ukrayna bilimkurgusunun ilk eseri olarak tanımladığı Koly ziishlo sontse: opovidannia z 2000 roku (Güneş Doğduğunda: 2000 Senesinden Bir Hikâye) isimli çalışmayı inceliyor. Kitap, Pavlo Krat isimli bir Ukraynalı göçmen tarafından yazılmış ve 1918 yılında Toronto’da çıkmıştı. Kitapta diğer Ukraynalı göçmen bilimkurgu yazarlarından da bahsediliyor. Mesela Volodymyr Vynnechenko’nun Sonyashna Machyna (Güneş Makinesi) kitabına ya da yetmişli yıllarda meşhur olan bilimkurgu yazarı Oles Berdnyk’e önemli bir yer veriliyor. Oles Berdnyk, Ukrayna Yazarlar Birliği’nden kovulmuştu. Gerekçe ise “antisosyal davranışları ve Yazarlar Birliği’nin prensipleri ve görevlerinden sapmasıydı”.
Ukrayna bilimkurgusu, elbette tek bir yazıya sığdıramayacağımız kadar büyük bir çabayı içeriyor. Bu çaba artık ne yazık ki durmuş, hatta önemini yitirmiş durumda. Çünkü Ukrayna çok büyük sorunlarla karşı karşıya. Belki ileride bir gün insan dehası insan vahşetine galip gelir ve savaş kavramı da ortadan kalkar, ama o günler şimdilik bilimkurgudan ibaret!
Hazırlayan: Tuğrul Sultanzade | Kaynak