Dünyaca ünlü matematikçi, kripto çözücü, bilgisayar biliminin atası Alan Turing‘in hayat öyküsünü anlatan bir filmle karşı karşıyayız. Öncelikle şunu demeliyim, eğer daha önce ismini duymadıysanız, Alan Turing kimdir, necidir diye biraz araştırıp okuduktan sonra filmi izlemenizde fayda var. Kısaca bahsetmek gerekirse kendisi Albert Einstein, Nicola Tesla, Madam Curie ile beraber son yüzyıl içinde dünyamıza çok büyük katkılarda bulunmuş olan önemli bir dehadır.
Andrew Hodges‘in kitabından uyarlanan filmin öyküsü, ağırlıklı olarak 2. Dünya Savaşı sırasında İngiliz matematikçi Alan Turing ve ekibinin Nazi Almanya’sının kırılması imkansız olarak düşünülen ünlü Enigma kodunu kırma mücadelesi üzerine kuruludur. Filmin görüntü kalitesi ve estetik dokusu son derece başarılı. Bunda çağdaşı birçok filmin dijital kamerayla çekilirken Enigma’nın klasik 35 mm ile çekilmiş olmasının payı büyük elbette. Filmin kostümleri, mekanları; kısaca sanat yönetimi de oldukça uğraşılmış ve başarıyla kotarılmış. 17 milyon dolar gibi düşük bir bütçeyle çekilmesine rağmen görüntü ve estetiğin başarıyla kotarılmış olması takdire şayan.
Filmin senaryosu da oldukça güçlü. Oyunculuklarda da özellikle Benedict Cumberbatch son derece başarılı bir performans ortaya koymuş. Özellikle Alan Turing’in iç dünyasını, cinsel yönelimi yüzünden yaşadığı sıkıntıyı izleyiciye derinlemesine yansıtabiliyor. Zaten Benetict ve Keira Knightley‘in bu filmle Oscar’a aday olduğunu, uyarlama senaryoyla da Graham Moore‘nin Oscar aldığını belirtmek isterim. Bunun dışında film daha birçok önemli film festivalinden eli boş dönmemiştir.
Konusu, öyküsü ve dönemi açısından başyapıt olabilecek bir potansiyele sahipken film bunu ıskalamış diyebiliriz. Bunun temel sebebini yan öykülerin çok yüzeysel geçilmesi ve yardımcı karakterlere çok az yer verilmiş olmasına bağlıyorum. Filmin ilerleyişinde de temel bazı aksaklıklar mevcut. Sanki film 114 dakika değil de 150, 160 dakika olarak çekilmiş ve sonradan kısaltılmış izlenimi veriyor. Zira filmin kurgusunda göze çarpan atlamalar izleyiciyi rahatsız etmiyor değil. Ayrıca filmin finalinin de beklentimin aşağısında kaldığını eklemeliyim (Alan Turing’in ölümüyle alakalı hiçbir komplo teorisi veya şaibeye yer verilmemiş olması çok can sıkıcıydı).
Şu an için filmin IMDB puanı 8,1. Ben de yukarıda son olarak bahsettiğim hususlar yüzünden filme 10 üzerinden 7 puan verdim; yoksa potansiyeli açısından en az 9 puanı hak ediyor. Özellikle bulmaca çözmeyi, komplo teorilerini, entrikaları seviyor ve sizi düşündüren eserler izlemekten hoşlanıyorsanız, bu film tam size göre: İzlediğinize kesinlikle pişman olmayacaksınız.
Hazırlayan: Gökhan Cılam