Amansız Bir Sith Lordu: Darth Vader

”Sen seçilmiş olandın! Sith’i yok edeceğin söylendi, onlara katılacağın değil! Güç’e denge getirecektin, onu karanlığa terk etmeyecektin! Sen benim kardeşimdin Anakin! Seni sevdim!” – Obi-Wan Kenobi

25 Mayıs 1977 tarihinde yayımlanan serinin ilk filmi Yıldız Savaşları: Yeni Bir Umut ile birlikte birçok karakter film dünyasına tanıtıldı. Bazıları sevildi, bazıları sevilmedi. Fakat içlerinde öyle bir tanesi vardı ki akıllarda hepsinden çok yer etmeyi başardı. Darth Vader, Yıldız Savaşları serisinin en bilinen ve sevilen karakterlerinden biridir. Kısa süre içinde bir ikon haline gelmiş, Yıldız Savaşları denilince neredeyse akla gelen ilk isim olmuştur. Darth, Sith Lortları tarafından kullanılan ve isimlerinin önüne getirilen bir unvandır. Vader ise ustası tarafından kendisine verilen isimdir. Dizinin yaratıcısı George Lucas‘ın söylediğine göre Darth Vader ismi Dark Father‘ın (ing. Karanlık Baba) bir çeşit varyasyonudur. Darth, tarih boyunca bütün Sith Lortları tarafından kullanılmıştır. İlk kullanımı Klon Savaşları‘ndan yaklaşık 1.000 yıl önce görülmüştür.

41.9 BBY’de, Büyük Resenkronizasyona göre 7:4’de, Tatooine gezegeninde doğmuştur. Annesi Shmi Skywalker adında bir köledir. Babası yoktur. Yaygın inanışa göre Shmi Skywalker, Midi-Chlorian‘lar (canlıların hücrelerinde bulunan ve Güç’le iletişime geçmelerini sağlayan, zeki mikroskobik yaşam formları) tarafından, Sith‘i sonsuza kadar yok etmek için döllenmiştir. Sith Lord’u olmadan önceki adı Anakin Skywalker‘dır. Anakin, annesinin köle olması nedeniyle küçük yaşlardan itibaren çeşitli işler yapmak zorunda kalmıştır.

”Baba yoktu. Onu taşıdım, onu doğurdum, onu yetiştirdim. Neler olduğunu açıklayamam.” – Shmi Skywalker

Anakin’in doğumundan binlerce yıl önce, Q’Anilia adında bir Jedi ustası Güç tarafından yaratılan bir hayal gördü. Bu hayalde Anakin Skywalker, ileride olacağı Sith Lordu Darh Vader halindeydi. 42 BBY civarlarında, Sith Lordu Darth Plagueis ve çırağı Darth Sidious, aylar süren meditasyonlar sonucu Güç‘e şekil vermeyi ve onu karanlık tarafa itmeyi kısmen de olsa başardılar. Daha sonra bir denek olarak kullanılan Bith Darth Venamis‘i canlandırdılar. Bu olay sonucunda Darth Plagueis, güçlerini daha da ileri götürmeye ve galaksideki tüm Midi-chlorianları kendi yönetimine almaya karar verdi. Fakat Güç ona direndi, onu reddetti ve karşı hamle olarak bir insan köle olan Shmi Skywalker’ı dölledi.

Anakin 3 yaşındayken annesi ile beraber Tatooine gezegeninde Gardulla The Hutt’a satıldı. Tatooine’nin çöl şartları çok zor ve çetindi. Anakin daha küçük yaşlarla iken bazı hayaller görüyordu. Henüz yeni yetmeyken bile Güç’ün üzerindeki etkisini hissediyordu. Anakin bazı şeyleri olmadan önce sezebiliyor, diğer canlıların duygularını okuyabiliyordu. Ancak bu özelliklerini sadece annesi biliyordu. Anakin ilerleyen zamanlarda rüyalarında bir melek ve bir erkek görmeye başladı. Ayrıca bunlara pod yarışını kazandığı rüyalar da eklendi. Her geçen gün Güç’ün, Anakin üzerindeki etkisi artmaya başladı. Anakin, Güç sayesinde usta bir pilot oldu. Hızlı, güçlü ve mükemmeldi. Ayrıca matematik ve mühendislikte de çok başarılıydı. Daha küçük yaşlarda her şeyi tamir etmesiyle ünlendi. Birkaç arkadaşı vardı. Fakat diğer çocuklardan farklıydı. Çoğu zaman onlarla oynamak veya vakit geçirmek yerine evde mekanik eşyalarla uğraşmayı yeğliyordu.

Bir gün Skywalker hurdalıkta dolaşırken iniş yapan bir yıldız gemisi gördü. Bu gemi, Naboo kraliçesini Ticaret Federasyonu’nun Naboo’yu işgali hakkında Cumhuriyet Senatosunu bilgilendirmek ve yardım istemek için Coruscant’a götürüyordu. Fakat işgal altındaki Naboo’dan kaçarken Federasyon gemileri tarafından vurulmuştu. Bu haliyle Coruscant’a varamayacağı anlaşıldığı için yedek parça alma amacıyla gemi Tatooine’e iniş yaptı. Usta Qui-Gon, Padme Amidala, bir droid ve Jar Jar yedek parça için en yakın şehre indiler. Tesadüfen gittikleri dükkan ise Anakin’in çalıştığı yerdi. Burada dükkan sahibi ve Usta Qui-Gon beraber gerekli parçaları bulmaya çıktıklarında Anakin ve Padme konuşmaya başladılar. Anakin, Padme’yi görünce rüyalarında gördüğü meleğin bu kişi olduğunu anladı. Ondan hoşlanmaya başladı. Onlar konuşmaya devam ederken Usta Qui-Gon geldi ve gitmeleri gerektiğini söyledi. Anakin ve Padme vedalaşarak ayrıldılar.

Yolda giderlerken Jar Jar bir yerli ile kavgaya karıştı. Bu sırada oradan geçen Anakin olaya müdahale etti ve onları evine çağırdı. Kısa bir yürüyüşten sonra eve vardılar. Anakin yeni arkadaşlarını annesine tanıttı. Qui-Gon ve satıcının anlaşamadıkları konu paraydı. Yemek başında laf lafı açtı ve konu hasarlı Naboo gemisine geldi. Anakin, Boonta Eve Classic isimli bir yarış olduğunu ve bu yarışı kazanırlarsa gerekli parayı elde edeceklerini söyledi. Ertesi gün Usta Qui-Gon ve Anakin birlikte yarış için gerekli şeyleri hazırlamaya başladılar. Anakin ve annesinin sahibi olan Watto ile bir anlaşmaya vardılar. Anlaşma şöyledi; Watto yarışmaya katılmak için gerekli olan ücreti sağlayacak ve Anakin yarışmaya katılacak. Eğer Anakin yarışmayı kazanırsa ödül yarı yarıya paylaşılacaktı.

‘’Sizi hayal kırıklığına uğratmayacağım.’’ – Anakin

Gerekli şeyler tamamlandı. Anakin kendi Pod’unu (yarış için gerekli olan araç) hazırladı. Kazanmak zor görünüyordu. Rakipler çetindi. Fakat Anakin’in diğerlerinden aşağı kalır bir yanı yoktu. Yarış başladı. Zor geçen turlar sonucu Anakin yarışı kazandı. Yarış sonucunda Anakin özgürlüğünü de kazanmıştı. Fakat annesi kazanamadı. Daha önce Usta Qui-Gon, Anakin’in farklı olduğunu sezdi ve ona Midi-chlorian testi yaptı. Test sonucu inanılmazdı. Anakin’in Midi-chlorian sayısı Büyük Usta Yoda’dan bile fazlaydı. Anakin, yıldızları görmeyi istiyordu. Bu sebeple annesinden ayrılarak Usta Qui-Gon ve grupla beraber Coruscant’a döndü. Fakat annesine bir gün geri döneceği sözünü verdi. Yapılan yolculuktan sonra gemi Cumhuriyet’in yönetim merkezi Coruscant’a vardı. Anakin kısa bir süre sonra Jedi Konseyi’nin karşısına çıktı. Jedi’lar arasında bir kehanet vardı. Bir gün ‘seçilmiş kişi’ gelecek ve Güç’e denge getirecekti. Usta Qui-Gon bu kişinin Anakin olduğuna inanıyordu. Düşüncelerini Konseye açıkladı. Konsey, Anakin’i teste tabi tuttu. Anakin testteki soruların hepsine doğru yanıt verdi.

Son olarak Usta Yoda ve Usta Windu ona annesi ve duyguları hakkında sorular sordu. Konsey onun korku içinde olduğunu anladı. Korku karanlık tarafın yoluydu. Usta Yoda, Anakin’in geleceğinin bulanık olduğunu söyledi. Daha sonra devam etmek niyetiyle test bitirildi. Kısa süre sonra konsey tekrar toplandı. Anakin güçlüydü fakat büyüktü. Bu yüzden kimse onu padawan olarak almak istemedi. Qui-Gon, Anakin’i alabileceğini söyledi. Fakat Usta Windu itiraz ederek zaten onun bir tane padawanı olduğunu söyledi. Bu sırada konsey Naboo krizi ile meşguldü. Konunun daha sonraki zamanlarda tartışılması kararı verildi. Bu süre zarfında da Qui-Gon, Anakin’e eşlik edecekti. Daha sonra Qui-Gon, Obi-Wan ve Anakin tekrar gemiyle Naboo’ya döndüler. Burada birçok olay yaşandı. Anakin bir Naboo Yıldız Savaşçısı kullanarak Droid Kontrol Gemisini yok etti. Ayrıca yüzeyde de başarılar kazanıldı. Böylece işgal sona erdi. Bu olaylar sonucunda da Palpatine yeni yüce şansölye olarak seçildi.

‘’Öğrenmesi gereken çok şey var. Yetenekleri onu kibirli yaptı.’’ – Obi-Wan

Anakin, Obi-Wan’ın yanına padawan olarak verildi. Anakin’e Jedi Tapınağında kendisine özel bir oda da tahsisn edildi. Anakin burada droidler ve mekaniklerle uğraşmaya devam etti. Fakat kendisini diğer Jedi ve padawanların yanında rahatsız hissediyordu. Hala korku içindeydi. Ayrıca annesine olan özlemi gitgide artıyordu. Fakat Ustası Kenobi sayesinde birazcık da olsa rahatlıyordu. Anakin’in içindeki nefret bu zamanlarda filizlenmeye başladı. 28 BBY’de, henüz 13 yaşındayken, ustası onu Ilum adında bir gezegene götürdü. Bu gezegen Jedi’ların ışın kılıçları için gerekli olan Adegan kristalinin bulunduğu yerdi. Anakin burada kendi ışın kılıcını yaptı. Bundan sonra hem eğitimine devam etti hem de görevlere katıldı. Gücü her geçen gün artıyordu. Tabii buna paralel olarak kibri de artıyordu.

20. doğum gününden sadece 1 gün sonra Anakin Skywalker, suikasttan korumak amacıyla Padme Amidala’yı Naboo’ya götürmek için atandı. İkili kendilerini saklamak amacıyla bir mülteci gemisinde yolculuk ettiler. Bu yolculuk sırasında ikili birbirlerine olan aşklarını itiraf etti. Tüm bunlar olurken Anakin Skywalker ile yüce şansölye Palpatine arasındaki yakınlık artmıştı. Palpatine, Anakin’in gücünü ve potansiyelini fark etmiş ve onu karanlık tarafa çekmek için gerekli hazırlıkla başlamıştı. Annesinin kaybından sonra toparlanamayan Anakin, Padme’nin ölümünü gördüğü rüyalar üzerine daha çok korkmaya başladı. Anakin farkında olmadan yavaş yavaş karanlık tarafa çekilmeye başlanmıştı. Bir senato toplantısı sırasında yapılan eğlence gösterisinde Palpatine ve Anakin yan yana oturdular. Aralarında küçük bir sohbet de yaşandı. Palpatine, Anakin’e ölümsüzlüğün mümkün olduğunu ve bunu bir Sith Lordunun başardığını ancak bu lordun uykusunda öğrencisi tarafından öldürüldüğünü anlattı. Ki hocasını öldüren öğrenci kendisinden başkası değildi. Anakin ilk başta istemese de karanlık tarafı merak etmeye başladı. İçindeki öfke ve korkunun artışı artık durdurulamaz bir noktadaydı.

’Karanlık tarafından yutuldu genç Skywalker. Öldü eğittiniz çocuk. Darth Vader tüketti onu.’’ – Büyük Usta Yoda

Annesinin ölümü ile derin bir yara alan Anakin, Padme ile birlikte Usta Obi-Wan’ı kurtarmak için Geonosis’e gitti. Yaşanan mücadelelerden sonra yakalanan çift ölüm tehlikesi geçirdiler fakat Jedi’lar ve Klonların saldırısı sonucu sağ kurtuldular. Bu aynı zamanda Klon Savaşları’nın başlangıcıydı. Anakin’in eğitimi bitmişti. Klon Savaşları sırasında kazandığı başarılar nedeniyle tüm galakside efsanevi bir kahraman olarak tanınıyordu. Fakat içindeki Padme’yi kaybetme korkusu her geçen artıyordu. Klon Savaşları ilerledikçe Palpatine’in planları da tıkır tıkır işliyordu. Palpatine’in isteği hem galaksiyi yönetmek hem de Anakin Skywalker’ı karanlık tarafa çekmekti. Bu emellerinde başarılı olacağa benziyordu. Jedi Konseyi, Anakin Skywalker tarafından bilgilendirildi. Yüce şansölye Palpatine aslında bir Sith Lorduydu. Usta Windu yanında birkaç Jedi ile birlikte onu öldürmeye gitti. Fakat Palpatine güçlüydü. Diğer Jediları öldürdü. Geriye Kalan Windu ve Palpatine arasındaki savaş Anakin Skywalker tarafından müdahaleye uğradı. Anakin, Palpatine’in ölmesine izin veremezdi. Çünkü o, Padme’yi kurtarmanın tek yoluydu. Anakin, Windu’yu durdurdu ve Palpatine’in onu öldürmesine müsaade etti. Pişmandı fakat çaresi yoktu.

Palpatine onu çırağı yaptı. Artık Anakin Skywalker yoktu. Darth Sidious ona Darth Vader adını verdi. Ardından onu Mustafar gezegeninde bulunan Ayrılıkçı liderleri öldürmesi için gönderdi. Bu sırada Anakin, Padme’nin hamile olduğunu biliyordu. Mustafar’a giderken Padme ve Obi-Wan da onu takip etti. Tüm ayrılıkçı liderleri öldüren Anakin, Padme ile karşılaştı ve yanında Obi-Wan’ı gördü. Padme’nin, Obi-Wan’ı kendisini öldürmek için getirdiğini düşündü ve Padme’yi Force Choke ile boğmaya başladı. Neler yaptığının farkında değildi. Karanlık taraf onu tamamen ele geçirmişti. Korumak için karanlık tarafa geçtiği kişiyi kendi elleriyle öldürmek üzereydi. Daha sonra onu bıraktı ve meşhur dövüş başladı. Kibirliydi aynı zamanda da güçlüydü, fakat Obi-Wan bilge idi. Kenobi onu yendi. Kolu ve bacağı kesilmiş ve yanmış bir halde Mustafar’da bıraktı. Obi-Wan, Padme’yi alarak onu bir asteroid tarlasında bulunan hastaneye getirdi. Padme’nin yaşama isteği yoktu. Ancak çocukları kurtarıldı. Padme öldü.

“Evet. Seni Öldürdüm. Seni Öldürdüm. Taşıdığın çocuğu öldürdüm. Yaptığım her şeyden dolayı kendimden nefret ediyorum.’’ – Darth Vader, Padme’nin ruhuna nefretini itiraf ederken

Darth Vader ise Sidious tarafından kurtarılıp Coruscant’a getirildi. Burada derhal ameliyata alındı ve herkesin bildiği o çok meşhur zırhına ve yaşam destek sistemine burada kavuştu. Anakin Skywalker’ın aldığı fiziksel ve zihinsel hasar onun görünüşünü ve karakterini tamamen değiştirdi. İlk başlarda giydiği zırh nedeniyle eziklik hissediyordu. Fakat zamanla bunun üstesinden geldi. Anakin Skywalker, Darth Vader olarak İmparatorluğa birçok hizmette bulundu. Bunlar arasında en önemlileri; Jedi avcılığı ve İmparatorluk Filosu’nun başkomutanı olmasıdır. Bu olaylardan sonra Vader her yerde Kenobi’yi aramaya başladı. Fakat bir süre aramaları sonuç vermedi. Vader, Mustafar’daki yenilginin intikamını almak istiyordu. İlerleyen zamanlarda Vader, Padme’yi görmeye başladı. Her şey için özür diliyordu.

Padme ona eski ismi ile seslendi. Fakat Vader artık bu ismin geçerli olmadığını söyledi. Vader, kaderi için Padme’den özür diledi ve seçimleri üzerindeki etkileri için ustaları Sidious ve Kenobi’yi suçladı. Vader, Padme’yi geri getirmek için her yolu denedi. Tapınakları aradı, dini yerleri dolaştı, çeşitli meditasyonlara başvurdu. Ancak hiçbiri işe yaramadı. Ayrıca kendisini de affedemiyordu. Yok etmek için doğduğu şeye dönüşmüştü. Bir Sith Lorduydu artık o. Karanlık Lord her şey için pişmandı. Kendisine ve İmparatora olan nefreti hayal edilemez boyutta olmasına rağmen devam ediyordu. İlerleyen zamanlarda Vader, Kashyyyk isimli gezegene bir saldırı düzenledi. Bu saldırılar sırasında bir çocuk keşfetti. Güç ile çok yoğun bir bağlantısı vardı. Babasını öldürüp çocuğu gizlice yanına aldı.

‘’Seni bulduğumda zayıftın. Eğitimimden asla sağ çıkamazdın. Fakat şimdi öfken senin gücün oldu. Sonunda, karanlık taraf senin müttefikin. Yüksel, çırağım.’’ – Darth Vader’dan Starkiller’a

Vader’ın bulduğu çocuğu adı Galen Marek’ti. Vader onu imparatordan gizli olarak eğitti ve büyüttü. Zamanla bu çocuk geçmişini baskıladı ve unuttu. Vader ona Starkiller adını verdi. Uzun yıllardır devam eden bir Sith geleneğini çiğnemişti. Bir çırak hala çırak iken başka birini eğitemezdi. Starkiller’ın nefreti ve öfkesi büyüktü. Vader onu Sith’in yollarını kullanarak eğitiyordu. Onu görevlere yolluyordu. Başarılı bir öğrenci olan Starkiller görevlerini mükemmel şekilde tamamlıyor ve hocasını onurlandırıyordu. Zaman ilerledi ve Vader artık ona eğitiminin sonuna yaklaştığını söyledi.

Son bir teste tabi tutulacaktı. Onu Jedi öldürmek için gönderdi. Starkiller bu görevi de yerine getirdi. Daha sonra ustasının emriyle Coruscant’a gidip Jedi tapınağından gerekli eşyaları aldı ve son olarak da Shaak Ti’yi öldürdü. Böylece testi tamamlamış oldu. Bunlardan sonra daha birçok olay yaşandı. Fakat konunun dışına çıkmamak için Starkiller meselesini burada kapatıyorum.

Darth Vader çocuklarının varlığından haberdardı. Fakat onlar hakkında bilgisi yoktu. Bir çocuğu büyümüş ve Tatooine gezegeninde çiftçilik yaparken, diğeri Alderaan prensesiydi. Kızıyla birçok defa karşılaşmıştı. Ve Bir keresinde onu tutuklamıştı. Luke Skywalker, Han Solo, Chewbacca ve Obi-Wan, Ölüm Yıldızı’nda yakalandı ve Vader eski ustası ile karşılaştı. Ondan intikamını almak üzereydi. Obi-Wan diğerlerini kurtarmak için kendini feda etti. Vader ile bir düelloya girişti. Vader çok güçlüydü. Obi-Wan Kenobi eski çırağı tarafından orada öldürüldü ve bir Güç Hayaletine dönüştü. Bu sayede Luke Skywalker’a rehberlik etmeye devam etti. Vader artık çocuklarını arıyordu.

Vader, Bespin gezegeninde bulunan Bulut Şehre geldi. Burada Han Solo’un arkadaşı olan Lando Calrissian’ı tehdit ederek onların buraya gelmesini bekledi. Tuzağa düşen Luke ve arkadaşları kaçmaya çalıştı. Fakat Luke ile Vader bir düelloda karşı karşıya geldiler. Vader bu düello sırasında Luke’u kendi tarafına çağırdı ve ona babası olduğunu söyledi. Düello sırasında Luke’un eli Vader tarafından kesilmişti. Burada geçmişi hatırladı Karanlık Lord. Uzun yıllar önce kendisinin eli de bir düello sırasında Kont Dooku tarafından kesilmişti. Luke bu sırada kendisini aşağıya bıraktı. Han ve arkadaşları gelip onu Bulut Şehrin altından kurtardılar ve kaçmaya çalıştılar. Vader hem başarısız olmuş hem de oğluna kavuşamamıştı. Farkında değildi, fakat son çok hızlı bir şekilde yaklaşıyordu. Vader şehirden ayrıldı. Her şeye rağmen oğluyla tekrar karşılaşacağını biliyordu.

Asilerin 2.Ölüm Yıldızına düzenleyecekleri saldırı imparator tarafından önceden biliniyordu. Bu sırada Luke Skywalker gelip babasına teslim oldu. Babasıyla birlikte imparatorun huzuruna çıktı. Burada yaşanan olaylar sonucu babasıyla birlikte bir düelloya girişti. Bu defa babasına üstün geldi ve onun elini kesti. İmparator ise burada olaya müdahale etti. Karanlık tarafın yıldırımları ile Luke’a saldırdı. Darth Vader ise vicdan hesaplaşması yapıyordu. Bir oğluna baktı bir imparatora. Sonra tekrar oğluna… Babalık şefkati ağır bastı. İmparatoru tutup 2.Ölüm Yıldızının derinliklerine yolladı. Fakat bu sırada hasar aldı.

Ayrıca dışarıdaki Asi birlikleri 2. Ölüm Yıldızını yok etmek üzereydiler. Luke babasını sürükleyerek gemiye götürdü. Fakat Darth Vader ölmek üzereydi. Oğluna onu bırakmasını söyledi. Fakat Luke bunu yapmadı. Nihayetinde Darth Vader tekrar Anakin Skywalker olup aydınlık tarafa döndü. Oğlu sayesinde son anlarında tekrar eskisi gibi olmuştu. Anakin Skywalker ölüp bir Güç Hayaletine dönüştü. Luke ise babasının zırhı ile birlikte oradan ayrıldı ve daha sonra bu zırhı yok etti.

‘’Özel bir kader her zaman neşeli veya kolay değildir. Babamın özel bir kaderi vardı ve onu nereye götürdüğüne bak.’’ – Luke Skywalker

Anakin Skywalker’ın çocukluğuna, gençliğine ve Darth Vader’a nasıl dönüştüğüne baktık. Biraz da karakterini tanıyalım. Anakin her zaman kibirli bir kişiydi. Çocukken ve gençken asla bu kibri değişmedi. Çok başarılı bir mühendis ve uzman bir pilottu. Kibri yüzünden kimi zaman saygısızdı. Fakat canlıları severdi. Padme’ye olan sevgisi ve onu kaybetme korkusu yüzünden karanlık tarafa sürüklendi ve oğluna olan sevgisi sayesinde oradan kurtuldu. Hayatı boyunca çok çetin zamanlar yaşadı. İç hesaplaşmaları ona zararlar verdi. Fakat en sonunda içindeki iyiliği ortaya çıkardı. Fakat kızı Leia’nın da dediği gibi; ”10 dakikalık pişmanlık 10 yıllık suçu telafi etmez.” Anakin en sonunda yapmak için doğduğu şeyi yerine getirdi. Son Sith Lordu Palpatine’i öldürerek Sith’i yok etti. Güç’e denge getirdi.

Güç Hayaletine dönüştükten sonra uzun yıllar boyunca kızından af diledi. Fakat Leia onu affetmedi. Anakin son defa kızına göründüğünde ona artık gelmeyeceğini fakat yardıma ihtiyacı olursa kendisini çağırmasını söyledi. İlerleyen zamanlarda Leia, büyük annesinin günlüğünü okurken onun aslında kötü biri olmadığını anladı ve onu affetti. Anakin, Jedi kehanetindeki seçilmiş kişi olarak, geriye büyük bir miras bıraktı. Evliliğinden doğan çocukları başarılı kimselerdi. Aile olarak galaksiyi tamamen değiştirdiler. Ailesine olan sevgisi sayesinde imparator öldü. Palpatine yüzünden yıkılan Jedi Düzeni, Anakin’in oğlu Luke sayesinde Yeni Jedi Düzeni ismi altında tekrar oluşturuldu. Ayrıca Anakin’in torunları ilerleyen yıllarda defalarca galaksiyi yıkımlardan kurtardılar ve çağlar boyunca hatırlandılar.

Anakin Skywalker, serinin birinci filminde Jake LIoyd, ikincide Hayden Christensen, üçüncü filmde ise yine Hayden Christensen tarafından canlandırıldı. 3. filmin sonundaki Vader’ın maskeli sahnesinde sesi James Earl Jones tarafından hayat buldu. Jomes Earl Jones aynı zamanda Darth Vader’ın tüm seslendirmelerini yapan kişidir. James Earl Jones, Amerikada, 17 Ocak 1931 yılında doğdu. 1.85 metre boyundadır. En iyi aktör gibi birçok ödülün de sahibidir.

Hazırlayan: Halil Furkan Türkmen