Bilimkurgu filmlerinde ve dizilerinde pek çok uzaylı kadın karakterle karşılaştık. Bazısı dost, bazısı düşman ve bazısı da çekici varlıklardı. Çekiciliklerinin bir sonucu olarak kendilerine hatırı sayılır bir hayran kitlesi yaratmayı da başardılar. Özellikle de erkek hayran kitlesi…
Gerçekte var olmasalar bile, son derece popülerler… Bu listemizde, bilimkurgu yapımlarına damgasını vurmuş aşırı seksi 10 uzaylı kadın karakteri tanıtacağız. Unutmayın, onlar ya dünya dışından ya da insan değiller…
Prenses Neytiri (Avatar)
Zoey Zaldana tarafından canlandırılan Prenses Neytiri karakteri, Pandora gezegeninin yerli halkı Na’vilerin prensesiydi. Mavi rengi, kocaman gözleri, hoyrat tavırları, ihtişamlı cüssesi ve tabii ki o meşhur kuyruğuyla kısa sürede popüler kültürün ikonlarından biri haline geldi.
Dünya’nın dört bir yanındaki erkek hayranlarının sayısını tahmin bile edemezsiniz…
Alice (Transformers: Revenge of The Fallen)
Isabel Lucas bu rolün hakkını çok iyi şekilde verdi. Seksi, yanıltıcı ve yıkıcıydı. Tek görevi ise Dünya’yı yok etmekti.
Number 6 (Battlestar Galactica)
Seksi Tricia Hefler, Number Six rolünü oynarken harika işler başardı. Dolayısıyla listeye onu koymamak olmazdı. Baştan çıkartıcı, sırdaş ve iyi bir savaşçı olması başlıca özellikleri arasında.
Tabii en üstün özelliği iyi bir beyne sahip olmasıydı. Ne ölümcül bir kombinasyon ama!
Seven of Nine (Star Trek: Voyager)
Sımsıkı taytının içinde Jeri Ryan, ona bakanların aklını alıyordu. Seven of Nine, eski bir Borg’du ve cazibesiyle erkekler için gerçek bir tehdit unsuruydu.
Fingirdek kişiliği bile popüler olmasının önüne geçemedi.
LeeLoo (The Fifth Element)
Gözleriniz fal taşı gibi açılıyorsa, açık saçık elbisesiyse ortalarda dolanan bir adet Milla Jovovich gördünüz demektir. Resident Evil filmlerinde zeki ama anti-sosyallere karşı olan takıntısı devam etti.
The Fifth Element filmindeki görünümü o kadar dillere destandı ki, ona “vay” çekenlerden bir koro oluşturulabilirdi… Bu da onun istediği bir görünümdü. Ek olarak, aksanı da bir o kadar seksiydi.
Sil (Species)
Bu filmde Natasha Henstridge, yarı insan- yarı yaratık bir rolde oynuyordu. S.E.T.I, insan ve uzaylı DNA’sını birleştirmek için uzaydan emir aldığı zaman, Natasha bir laboratuvar deneyinin ürünü olarak rastlantı eseri çıkagelmişti.
Sil’in tüm istediği çiftleşmekti. Bu seksi görünümüyle kim şikayetçi olur ki? Tabii dışı sizi, içi bizi yakar… Siz yine de fazla sokulmayın!
Mystique (X-Men)
Eğer en iyi mavi pullu yaratık için bir ödül olsaydı, bu ödül kesinlikle Rebecca Romijn‘e giderdi. Rebecca, bütün şekillere bürünebilen Mystique rolünde adeta döktürüyordu.
Yeri gelmişken bahsedelim; Rebecca’nın Victoria’s Secret’ta modellik yaptığını biliyor muydunuz?
Borg Queen (Star Trek: First Contact)
Bu ürkütücü şahaneleri, aslında insan ırkını asimile etmek için uğraşan sibernetik bir organizma.
Alice Krige bu rolde doğal bir seksilik sergiliyor. Aşırı ateşli öpücüklerine karşı koymak kolay değil.
Zev Bellringer (Lexx)
O aşk kölesi olmak için tasarlanmış ideal bir kadındı. Vücut yapısı 10 üzerinden 10 ve besbelli aşırı büyük bir cinsel dürtüsü var. Tasarlanma sırasında Cluster Lizard ile birleştirilmişti ve bu sebeple de süper güçler kazandı.
Bu rol hem Eva Habermann hem de Xenia Seeberg tarafından oynansa da, karakterin seksi havasını yoğunlaştıran Seeberg’di.
Princess Aura (Flash Gordon)
O, seksiliğin somut örneğiydi ve bir noktada Flash’ı, Prens Barin’i ve hatta Zarkov’u bile parmağının ucunda oynatmayı başarmıştı.
Kuşkusuz Prenses Aura, izleyici üzerinde derin bir etki yarattı ve bu etki kolay kolay sona erecek gibi de görünmüyor.
Hazırlayan: Agah Tuğrulhan Polat | Kaynak: World of Odd Balls