Edward Pretorius (Ted Sorel) ve asistanı Dr. Crawford Tillinghast (Jeffrey Combs), epifiz bezinin aktive edilmesiyle algılanan gerçekliğin ötesini görebilmeyi sağlayan rezonatör adlı bir makine geliştirir. Pretorius, rezonatör çalışmaya başladığında ortaya çıkan boyut ötesi varlıklar tarafından öldürülür ve asistanı Tillinghast da cinayetin şüphelisi olarak bir akıl hastanesine kapatılır. Devamında Dr. Katherine McMichaels (Barbara Crampton) ve Dedektif Bubba Brownlee (Ken Foree), yanlarına Tillinghast’ı da alarak hem anlatılanların gerçekliğini araştırmak hem de şizofreni hastalarını kurtarmanın anahtarı olabilecek rezonatör üzerinde çalışmak için Pretorius’un laboratuvarına geri döner… Ancak bu karar ekibi ölümcül ve saykodelik bir mücadelenin ortasına iter.
From Beyond’un görüldüğü gibi basit bir öykü şablonu var. Ancak yönetmen Stuart Gordon, buradan 85 dakikalık çok sürükleyici bir film çıkarmayı başarıyor. Hatta hikâye, yer yer Cronenberg’in biyolojik gerilimlerini anımsatıyor. Ama onun filmleri kadar sağlam alt metinlere sahip değil. Dramatik yapı olarak o kadar iyi geliştirilmemiş, daha çok anlık hissiyatlarla ilerleyen bir kurgu var karşımızda. Bu da filmi meraklısına hitap eden bir külte dönüştürüyor. Zaten Stuart Gordon’un filmografisi başyapıtlardan çok böyle işlerle dolu. Filmin senaryosu, H. P. Lovecraft‘ın 1934’te The Fantasy Fan‘da yayımlanan aynı isimli hikâyesine dayanıyor. Vizyona girdiği dönem R (Yetişkin) derecelendirmesi için düzenlense de, yeni sürümlerinde özgün hâliyle izlemek mümkün.
Yönetmen Stuart Gordon, Barbara Crampton ve Jeffrey Combs gibi ileride beraber çalışacağı birçok oyuncuya filmde önemli roller veriyor. Film, yönetmenin aşina olduğumuz temalarının bir karışımı niteliğinde ve hikâyesel açıdan da çılgınlığın sınırlarında geziniyor. Bir yandan şizofrenlerin aslında gerçekliğin ötesini görebildiği fikrinden hareketle bilimkurgu ve psikolojiye göz kırpıyor, bir yandan da söz konusu fikre beden deformasyonu gibi öğeler katarak korku ve gerilim sahasına yöneliyor. Öteki boyuttan gerçekliği büken sızıntılar ve zaten bozulmuş olan gerçekliği daha da çarpıtan cinsel fanteziler de cabası. Türleri tek potada eritmeye çalışan katmanlı hikâye yer yer dağılsa da, film her şeye rağmen kendini izlettirmeyi başarıyor.
Çoğunlukla B kalite filmlerde rol almaları nedeniyle oyuncuları pek bilindik simalardan oluşmuyor, ancak bir korku filminde üzerlerine düşeni hakkıyla yapıyorlar. Takdir edersiniz ki bilimkurgusal tuhaf canavarların karşısında çığlık atabilmek ve rolü inandırıcı şekilde icra edebilmek hiç de kolay değil. Üstelik bunu tuhaf bir olay örgüsünü takip ederek yaptıkları da düşünülürse haklarını teslim etmek gerek. Hatta Jeffrey Combs, Barbara Crampton, Ted Sorel ve Ken Foree, şimdiye kadar çekilmiş en yabani korku filmlerinden birine uyum sağlamakta pek de zorlanmış gibi görünmüyor.
Bilindiği üzere Gordon filmlerinin hatırı sayılır bölümünü görsellik oluşturur ve From Beyond da bir istisna değil. Nispeten düşük bir bütçeyle çektiği filmde yakaladığı görsel kalite övgüye değer. Filmdeki canavarlar oldukça ürpertici ve Gordon’ın efektleri diğer birçok korku filmine de esin kaynağı olmuş durumda. Özellikle pratik efektler göz kamaştırıcı ve daha teknik özel efektlerden bazıları da hâlâ işlevsel.
Özetle From Beyond, kesinlikle mükemmel bir film değil ama harika bir 80’ler korku filmi. Eski ve düzensiz senaryosuna rağmen yine de seyirlik bir yanı var. Evet, çok kanlı ve pratik efektlerin de etkisiyle ürpertici derecede gerçekçi, bu nedenle seveceğinizin garantisini vermek mümkün değil, ancak o tuhaf dünyasının içine girmeyi başarırsanız en azından keyifli vakit geçireceğiniz kesin…
Yararlanılan Kaynaklar: