Etiket Arşivleri: George Orwell

Margaret Atwood’un Kaleminden: Neden Bilimkurguya İhtiyacımız Var?

margaret atwood kapak

Uyduruyorlar ve biz de en azından bir noktaya kadar uydurduklarını biliyoruz. Bu yüzden tesadüflerden, tuhaflıklardan, aksiyon ve maceradan yoksun olan Gerçek Hayat’la ilgileri yok —savaş anlatıları hariç tabii. Yine aynı nedenle muteber kabul edilmiyorlar. Oysa sanatsal roman daima insan doğasını, yani insanların yatak odası dışındaki giyinik hâllerinde, gözlemlenebilir sosyal koşullar altında nasıl davrandıklarını anlatma iddiasındadır. Ama “tür” romanının derdi başkadır. …

Devamını gör »

Distopik Kurguda Cinsellik, Üreme ve Nüfus Kontrolü

distopik kurguda ureme nufus cinsellik

Distopik kurgular, geleceğe yönelik sosyal kaygılarla şekillenirler ve toplumda hâlihazırda var olan kimi eğilimlerin olası sonuçlarına karşı sert bir uyarı niteliği taşırlar. İnsan üretimi teknolojinin kötüye kullanımı ve aşırı nüfus artışı da bu kaygılar arasında önemli bir yere sahiptir ve bu iki mesele daima bu tarz fütüristik kurguların odağında olmuştur. Distopya denildiğinde akla gelen ilk eserler olan Cesur Yeni Dünya …

Devamını gör »

Postmodern Durum Üzerine Notlar

Yeni Dalga hareketinin niteliği halen ihtilaflıdır. Zira yerleşik düzene karşı çıkıp özgürlükçü bir yazın anlayışı getirdikleri söylenebilir. Ancak yine Yeni Dalga ölçüt sorununda karşımıza çıkmaktadır. Modernden postmoderne geçişte bireyin yok oluşunun yanı sıra metin bağlamında elle tutulur dayanaklar da yok oldu. Bu da değerlendirmeyi ister istemez öznel bir çizgiye çekti. Pollock’un eserlerinin söz konusu olması da zaten bu “ölçütsüzlük” hâlinin …

Devamını gör »

Modern Sanat, Sanatı Nasıl Öldürdü?

modern sanat

Şüphesiz Soğuk Savaş oldukça büyük değişimler getirdi. Kutuplara ayrılan dünya pek çok çekişmeye, çatışmaya sahne oldu. Özellikle postmodernizmin ortaya çıkışı edebiyat ve diğer sanat dallarını da savaşa kattı ve sürece uygun olarak yeniden biçimlendirdi. İkinci Dünya Savaşı sona erdiğinde ve Soğuk Savaş resmi olarak başladığında, bu tesirin ilk dalgası doğal olarak Avrupa’da görüldü. Bunun en önemli kanıtı da aynı zamanda …

Devamını gör »

Erken Yaşta Yitirdiğimiz 12 Bilimkurgu Yazarı

Bilimkurgunun ortaya çıkışından bu yana dek sayısız yazar tür için ter döktü. Kimisi 50 yaşından sonra kimisi de 30’undan sonra bu türe gönül veren değerli insanlardı. Bazıları bir asırlık ömür yaşarken bazıları da daha ömrünün baharında aramızdan ayrıldı. Ama ortada bir gerçek var ki, onlar ardında bıraktıkları eserlerle ölümsüz oldu. İşbu yazıda, öne çıkan ve erken yaşta yitirdiğimiz bilimkurgu yazarlarını …

Devamını gör »

Distopyanın Tarihi: Edebiyatta Distopya

distopyanin tarihi

Bilim tehlikeli midir? Tehlikeliyse bunun sebebi nedir? İnsanın bu hususta etkisi, rolü ne ölçüdedir? Çağımızın en önemli sorunları kanımca bunlardır. Bilimin gelişimi, daima ayrışmayla ortaya çıkmıştır. Önce doğayı tanıma süreciyle başlamış ve filozoflar öncülüğünde adım adım işlenmiştir. Ardından modern zamanlar geldiğinde ise felsefe ile ayrılarak, kendi özgün yöntemlerini kazanmıştır. Bu yöntemlerin ayrılma noktası ise doğadan özerk, hatta münezzeh bir durum …

Devamını gör »

Netflix’ten Bir Distopya Dizisi: 1983

1983

Yaratıcılığını Joshua Long ve Maciej Musial’in üstlendiği 1983, Netflix’in yerel orijinal yapımlarından biri. Dizi hiç şüphesiz birinci bölümün hemen başında sergilediği işkence sahnesi ile adından ve dahası konusundan sıklıkla bahsettireceği mesajını vererek başlıyor. Varşova’da, 1983 tarihinde yaşanan bir patlama ile başlayan olaylar dizisi Polonya’yı yepyeni bir güç yapıyor. Dizi, kent merkezinde yaşanan intihar saldırısının ardından gizli anlaşmalara dayandığı söylenen bir tehlikenin …

Devamını gör »

Tahsin Yücel’in Gökdelen’i İçin Distopya Düzleminde Bir Değerlendirme

2073 Türkiye’sini anlatan Gökdelen’de temel izlek yargının özelleştirilip patronlara satılma hikayesidir. Yargı organı elde kalan tek kamusal kurumken ülkenin dağı, taşı, maden ocakları, ormanları, denizleri, havaalanları, yolları, köprüleri, üniversiteleri, müzeleri, limanları, fabrikaları, hastaneleri ve hatta çöpleri bile özelleştirilmiştir. Sadece bu da değil, karasuları boylu boyunca Amerikalı bir şirkete satılmış, tarihi yerler şirketlerin talebine göre yok edilmiştir. Böyle bir yönetim anlayışının …

Devamını gör »

Modern Bir Cadı Distopyası: What Happened to Monday

Seven Sisters

Türkiye’de “Yedinci Hayat” ismiyle bilinen What Happened to Monday, nüfusun giderek arttığı bir geleceği ve bu gelecekteki sorunları konu ediyor. Esasında filmin başarılı olması için gerekli her şey var ama senaryoya toslamışlar. Norveçli yönetmen Tommy Wirkola henüz çıkışını yapmamışsa da vasat üstü ve çalışkan bir sinema emekçisi. Kastta Noomi Rapace, Willem Dafoe, Glenn Close var. İnsan nüfusu hızla artmaktadır. Tek …

Devamını gör »

George Orwell’ın Ürkütücü Distopyası: 1984

1984 kapak

1984 her yönüyle özel bir eserdir. Kitabın birçok kere dışlanmasına ya da amacının ötesinde sahiplenilmesine / kullanılmasına karşın Orwell, romanı hakkında şöyle konuşmuştur: “Yeni romanımda (Bin Dokuz Yüz Seksen Dört) sosyalizme ya da (bir destekçisi olduğum) Britanya İşçi Partisi’ne bir saldırı kastetmedim, ama merkezileştirilmiş bir ekonominin yol açabileceği ve halen komünizm ve faşizmde kısmen gerçekleşmiş olan bozukluklara değindim… Kitabın konusunun Britanya’da geçmesi …

Devamını gör »