“Shall We Play A Game?” Bilgisayar dünyası ile içli – dışlıysanız bilimkurgu film ve romanlarında karşılaştığınız “yapay zeka” nın hayatımızda giderek nasıl daha çok etkili olduğunu görebilirsiniz. Yapay zekaların yalnız devasa bilgisayarlarda bulunmadığını, artık cebimize kadar girdiğini söylemeye ise hiç gerek yok herhalde. Oyuncak olmasa da, günümüzde “oyuncaklaştırılmış” bir kavram olarak karşımıza çıkarken “Akıllı Asistan” adı altında ceplerimize kadar giren yapay …
Devamını gör »Etiket Arşivleri: İsmail Küçük
Bir Siberpunk Başyapıtı: Neuromancer
Günümüzde bilgisayar ve sanal gerçeklik temalı bir film veya öykü ile karşılaşsanız, muhtemelen bunun çok sık işlenen bayat bir konu olduğunu düşünürsünüz. Ancak bugün bildiğimiz bilgisayarların gelişmeye yeni yeni başladığı 1984 yılında bilgisayar destekli sanal gerçeklik, bilgisayar korsanları ve sibernetik hakkında bir roman yazmak ve roman ile bilimkurgu edebiyatının en prestijli üç ödülüne layık görülmek sadece William Gibson gibi bir yazarın …
Devamını gör »Limitless: Zihnin Limitleri Kalkınca
Pisagor’dan Sir Isaac Newton’a, Alan Turing’den Einstein’a… Çağlar boyunca insanoğlunun inanılmaz şeyler yapmasına vesile olan beyin; çözülmesi gereken sırları ve karanlık alanları ile özellikle son zamanlarda keşfedilmeyi bekleyen bir kıta gibi. Sisler ardındaki bu gizemli kıta, hiperaktif bir çocuğun merakına sahip binlerce bilim insanını kendisini keşfetmeye çağırıyor. Belki de bu yüzden beyin ve beynin işleyişi ile ilgili popüler bilim kitaplarının …
Devamını gör »Galaktik Bir Geyik Muhabbeti: Gentlemen Broncos
Bilimkurgu edebiyatı, özellikle ülkemizde hak ettiği değeri görememiş bir alan. Ancak konusu uzaylılar, yapay zeka, galaksiler arası yoluculuk, robotlar ve türlü olağanüstülükler olsa da bilimkurgu edebiyatı en nihayetinde “edebiyat”ın bir dalı. Bu da bilimkurgu edebiyatında da yazar rekabetlerinin, esinlenmelerin, telif ihlallerinin, usta – çırak ilişkisinin hasılı, yazarlar ve hatta insanlar arasında yer alan her türlü ilkel rekabetin, bu alanda da …
Devamını gör »Bir Alternatif Tarih Kurgusu: Yüksek Şatodaki Adam
Ünlü bilimkurgu yazarı Philip K. Dick‘in 1962 yılında kaleme aldığı “Yüksek Şatodaki Adam” hakkında yazmaya başlamadan önce biraz tereddüt ettiğimi itiraf etmeliyim. Çünkü “Yüksek Şatodaki Adam”, bir “bilimkurgu” yapıtının “kurgusal” kısmının hakkını fazlasıyla veriyor. “Bilim” kısmı ise romanda karanlık ellerde bir tür silah haline dönüşmüş durumda; tıpkı 2. Dünya Savaşı ve sonrasında olduğu gibi… Bir alternatif tarih / distopya örneği …
Devamını gör »