Godzilla Monster Planet

Godzilla: Monster Planet

Japon sinema yönetmeni ve yapımcısı Ishiro Honda’nın popüler kültüre armağan ettiği Godzilla, yer aldığı sayısız filmlerde tüm heybetiyle sinemada boy gösterdi. Dolayısıyla Godzilla filmleri sinema tarihinin en uzun soluklu film serilerinden biri oldu; olmaya da devam ediyor. 1954 tarihli Gojira ismindeki orijinal yapım, Uzak doğu sinemasının King Kong’a (1933) karşı bir cevabı olarak algılanabilir. Japonya’nın 2. Dünya Savaşı’nda nükleer saldırılar sonucunda ağır yıkım ve kayıplara uğramış olması, toplum üzerinde de psikolojik travmalara yol açmıştı; Godzilla, bu nükleer felaketin beden bulmuş haliydi adeta. 1954 tarihli yapımda, nükleer testler sonucunda denizde uyanan devasa bir canavarın tüm dehşetiyle Tokyo şehrine musallat oluşuna tanıklık etmiştik. Ishiro Honda’nın Godzilla’sı hem doğanın gazabını hem de toplumun bilinçlerinde bastırmaya çalıştığı nükleer felaketi sembolize ediyordu.

Sinema tarihinde kimi zaman insanlığın kurtarıcısı, kimi zamansa düşmanı olarak karşımıza çıkan Godzilla, bu kez üç bölüm olarak tasarlanan bir anime yapımında arzı endam ediyor. Geçtiğimiz yılın sonlarında Godzilla: Moster Planet olarak yayımlanan eserin devamının da önümüzdeki aylara hazır olması bekleniyor. 2048 yılında Godzilla ve diğer canavarlarla artık savaşacak gücü kalmamış olan insanlık dünyayı terk etmek zorunda kalır; fakat yaşanabilir başka bir dünya bulma umuduyla çıktıkları yolculuk, insansı uzaylı ırkları Exif ve Bilusaludo’nun yardımlarıyla mümkün olacaktır. Canavar saldırılarından hayatta kalmayı başarabilmiş insanlığın son temsilcileri, farklı bir yıldız sistemindeki Tau Ceti isimli bir gezegene varırlar; fakat gezegen koşullarının istenilen elverişlilikte olmayışından ötürü uzay gemilerini terk edemezler. Dünya’yı terk ettiklerinden bu yana yirmi sene geçmiştir ve hesaplamaları sonucunda yaşanabilir başka bir gezegen bulabilme ihtimalleri oldukça düşüktür; çünkü kaynakları giderek tükenmiş ve geminin birden fazla sıçrama yapabilecek gücü de azalmıştır. Yazının devamı spoiler içermektedir.

Godzilla Monster Planet

Gemiye bindiğinde henüz bir çocuk olan Haruo, bu uzay gemisinde yetişkinliğine ulaşmış bir yüzbaşıdır. Öz anne ve babası Godzilla’nın saldırısı sonucunda öldüğünden, canavara karşı kişisel bir kini vardır. Gemi yönetiminin Dünya’ya tekrar geri dönmeye karar vermesiyle, intikam hırsıyla yanıp tutuşan Haruo’nun iştahı kabarır. Tau Ceti’de bulundukları yirmi yıllık süre, uzay/zaman açısından, dünyada yirmi bin yıla karşılık gelmektedir. Yüzbaşı Haruo, gemi yönetiminin yaşlı gruplara olan ayrımcı tutumlarına ve onları Tau Ceti gezegenine adeta ölüme göndermelerine karşı bir isyan hareketinde bulunmuştur. Gemide insanlara birlikte seyahat eden uzaylı ırklarından Exif’lerin desteği sayesinde, özel bir askeri bölükle Dünya’ya yapılacak olan keşif görevine kabul edilir. Aradan geçen 20.000 yıllık sürede Dünya, büyük bir değişim geçirmiştir ve hangi yaratıklara ev sahipliği yaptığı bilinmemektedir.

Hiroyuki Seshita ve Kobin Shizuno ortak yönetiminde gerçekleştirilen yapım, Godzilla’yı bir metafor olarak ele alıp, kaybolan insani değerlere dikkat çekmeye çalışıyor. Exif ırkı, insani değerleri ve inancı; Bilusaludo ırkı da savaşçılığı ve vatanseverliği temsil ediyor. Bu iki ırkın, insanlığın yok olma tehlikesi sırasında ortaya çıkmaları hayli manidar. Uzaylı ırkların gelişi ilk başta panik ve korku yaratsa da, insanlığa yardım amacıyla gelmişlerdir. İlk ortaya çıkan Exif’ler, kurtuluşun dinde olduğunu ve insanlığın ancak maneviyat ile bir arada tutunabileceğini beyan eder; Bilusaludo ırkı da, Dünya’ya göç etme niyetinde olduklarını ve Godzilla’yı yok etme konusunda da işbirliğine hazır olduklarını aktarırlar. Bilusaludo’lar bir Mecha Godzilla yaratırlar ama ters giden bir durumdan ötürü devasa robot infilak eder.

Godzilla Monster Planet

İlk yarıda, yozlaşan insan ilişkilerine odaklanan yapım; ikinci yarıda, Godzilla’ya karşı yürütülen mücadeleye odaklanıyor. Seshita ve Shizuno, devasa canavarı adeta simgeleştiriyorlar; yaratık saldırı altında bile ağır hareket eder bir haldedir ve yüzüne yapılan yakın plan çekimleri ile de metalaştırılmaktadır. Godzilla’nın yaratıcısı Honda, canavarı adeta insanlığın işlemiş oldukları günahların ve kötülüklerin beden bulmuş hali olarak yansıtmıştı. Haruo’nun, birliği ile birlikte Godzilla’ya yaptıkları saldırı sahnelerinde yüzlerde canavarca ifadelere şahit oluruz. Seshita ve Shizuno, Honda’nın bıraktığı mirasa yeterince saygılılar ama yapımlarına derinlik anlamında fazla bir şey katamıyorlar. Yapım, sonlara doğru uyumakta olan 20.000 yaşındaki orijinal Godzilla’yı uyandırdığında adeta şahlanıyor. Yaşlı canavarımız 300 metrelik boya ulaşmıştır ve gezegenin artık tek hükümdarıdır. Sürpriz son niteliğindeki bu an, izleyiciyi ters köşe etmeyi başarıyor. Gemi mürettebatının Dünya’ya gelmeden önce ellerindeki verilerle Godzilla üzerine yapmaya çalıştıkları bazı bilimsel analizler, halen hayatta olabileceği yönündeydi. Ekibin Dünya’da ilk karşılaştıkları yaratığın başka bir Godzilla olabileceği yönünde kuşkuları vardı. Anlaşılacağı üzere animede iki adet Godzilla ile mücadele ediliyor.

Yapım, son sahnelerinde orijinal canavarımızı korkutucu bir heybetle ortaya çıkarıp, devam bölümüne karşı heyecan katsayısını yükseltmeyi başarıyor. Kalburüstü bir anime olmasa da, gelecek olan iki devamı ile 2019’da gösterime girecek olan Godzilla: King Of Monsters yapımına kadar bizleri oyalamayı başaracaktır. Eğer 2019’da gelecek olan film başarılı olursa, 1962 tarihli King Kong vs. Godzilla’nın serbest bir uyarlaması 2020 yılında beyazperdeye konuk olacak. Sonuç olarak Godzilla: Moster Planet, anime ve Godzilla hayranlarını pişman etmeyecek, başarılı bir görselliğe ve animasyon kalitesine sahip bir eser.

Yazar: Buğra Şendündar

1979 İstanbul doğumlu. Sinemaya olan ilgisi daha yedi yaşındayken dedesiyle sabahlara kadar film izlemekle başlar. Daha önce çeşitli mecralarda sinema üzerine makale ve eleştiriler kaleme aldı. Günümüzde, Bilimkurgu Kulübü'nde yazarlık serüvenine devam ediyor. Ona göre sinema, insanın kendini keşfetmesidir.

İlginizi Çekebilir

japon bilimkurgu

Japon Bilimkurgusunun Tarihi

20. yüzyılın sinema, televizyon ve edebiyat tarihine baktığımızda, bilimkurgunun insanlığın hayal gücünde zamanla yaygınlaştığını ve …

Bir Cevap Yazın

Bilimkurgu Kulübü sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin