1999 ile 2003 yılları arasında toplam dört sezon olarak ekranlara gelen Farscape, sadece karmaşık hikâyesi ve evreniyle değil, aynı zamanda derinlemesine işlenmiş karakterleriyle de hafızalara kazınmıştır. Bu karakterlerden biri de karizmatik ve asi tavırlarıyla hayranların kalbinde yer edinen Chiana‘dır. Hayatta kalma içgüdüsü, özgürlük arzusu ve duygusal derinliğiyle Chiana, basit bir yan karakter olmanın ötesine geçip dizinin merkezi figürlerinden biri hâline gelir. Bu yazıda Chiana’nın kişiliğini, geçmişini, ilişkilerini ve hikâye boyunca geçirdiği gelişimi incelemeye çalışacağız.
Chiana, bir Nebari kadını olarak doğar. Ne var ki Farscape evreninde Nebariler, bireyleri duygusal anlamda kontrol altında tutan baskıcı sistemleri nedeniyle kötü bir üne sahiptir. Hatta devlet eliyle yapılan ve adına da “zihinsel temizleme” denilen bir tür beyin yıkama uygulamaları bile vardır. Özgür ruhlu ve meydan okuyucu kişiliğiyle Chiana, ağabeyi Nerri ile beraber bu baskıcı düzeni reddederek kaçak hâline gelir. Kendi gibi bir grup kaçaktan oluşan Moya mürettebatıyla yolu kesişene dek oradan oraya savrulur. Bu süreçte zor yoldan da olsa hayatta kalmayı öğrenir. Çoğu zaman huysuz bir ergen gibi davranmasına rağmen yoldaşlarının güvenini kazanmasını bilir. Maharetli bir hırsız olmasının yanı sıra neredeyse her durumdan kendini kurtarabilecek kadar da yüksek bir dişil enerjiye sahiptir.
En dikkat çekici özelliklerinden biri de yaşamı kucaklama şeklidir. Özgürlüğüne olan tutkusu, sınır tanımayan cesareti ve hayatta kalma içgüdüsü ise ayırt edici nitelikleri arasındadır. Başlangıçta tamamen kendi çıkarlarını önceleyen bir kanun kaçağı gibi görünür. Hatta ekip üyeleriyle olan ilişkisi güvensizlik doludur, ancak ilerleyen bölümlerde sadakati ve fedakârlığı sayesinde hikâyede önemli rol oynamaya başlar. Ayrıca liderlik potansiyeli de ortaya çıkar. Zamanla kendi zayıflıklarının farkında olan ama yine de başkaları için riske girmekten çekinmeyen birine dönüşür.
Chiana’nın karakter gelişiminin bir diğer önemli boyutu ise kırılganlığıdır. Asi ve alaycı dış görünüşüne rağmen derinlerde güvensiz ve yalnız bir ruhtur. Bu durum, özellikle geçmişine dair ortaya çıkan yeni detaylarla iyice perçinlenir. Moya mürettebatıyla olan ilişkisi her zaman ilgi çekicidir; hayatı öğrenmeye meraklıdır, insanların mizacını ve ruh hâlini ölçerken sabırlıdır. İçinde bulunduğu durumu analiz etmede çok başarılıdır. Bir dönem ekibin dünyalısı John Crichton ile yakınlaşır, sonrasında ise ilgisini Ka D’Argo‘ya kaydırır. D’Argo’nun ağırbaşlı ve geleneklere bağlı kişiliği, Chiana’nın özgür ruhuyla tezat oluşturur. Ancak bu farklılıklar, ilişkilerini daha da ilginç kılar. Tabii ilişkileri mükemmel de değildir. İkili arasında zaman zaman hem kültürel hem de duygusal çatışmalar yaşanır.
Pilot ve Moya ile ilişkisi, empati yeteneğini ve başkalarına olan sadakatini göstermesi açısından önemlidir. Aeryn Sun ile ilk başlarda çatışmalar yaşasa da zamanla aralarında bir tür saygı ve dayanışma gelişir. Rygel ile dinamikleri ise genelde komiklik ve kurnazlık üzerine kuruludur. Chiana’nın dizideki rolü, sadece bir “asi genç” stereotipiyle sınırlı değildir. Hem bir katalizör hem de bir denge unsurudur. Bir yandan başına buyruk tavırları ve geçmişi yüzünden ekibimizi yeni çatışmalara ve maceralara sürükler, bir yandan da mürettebatın daha ciddi ve odaklanmış üyeleri için bir tür rahatlama ve mizah kaynağına dönüşür.
Tabii bu, onun dramatik bir figür olmadığı anlamına gelmez. Bazen zor kararlar almak zorunda da kalır ve bu süreçte hem kendi sınırlarını hem de mürettebatla olan bağlarını test etme fırsatı yakalar. Özellikle aldığı bazı gayriahlaki kararlardan da anlaşılacağı üzere mükemmel bir kahraman değil, kusurları olan ama bu kusurlarıyla sevilen gerçekçi bir tiplemedir. Bilhassa iş cinselliğe geldiğince Moya’da ondan daha açık sözlüsü yoktur. Flörtöz doğası ve cazibesi, bağ kurma ve kendini ifade etme yollarından biridir. Onun için çekicilik, bir kontrol aracı ya da manipülasyon unsuru değil, daha çok bir özgürlük beyanıdır. Hayatta kalmak ve kim olduğunu herkese göstermek için bunu doğal bir uzantısıymış gibi kullanır.
Chiana, kendine özgü ve dikkat çekici bir dış görünüşe sahiptir. Gri tonlardaki pürüzsüz teni, Nebari genetik yapısının bir yansımasıdır ve bu renk ona neredeyse eterik bir hava katar. Asi ve özgür ruhlu kişiliğinin görsel bir yansıması olarak saçları genellikle kısa, dağınık ve beyazdır. Vücuda oturan, hareket özgürlüğü sağlayan deri kıyafetler giymeyi tercih eden Chiana, hem savaşçı hem de dansçı estetiğini bir arada taşır. Yüz hatları keskin ve simetriktir; belirgin elmacık kemikleri ve küçük, ince burnuyla feminen ama aynı zamanda güçlü bir görünüm sergiler. Dudakları genellikle soluktur, ancak duygusal ve gergin anlarda koyulaşarak ifadelerine derinlik katar.
Mükemmel reflekslere sahiptir. Bu özellikleriyle âdeta bir kediyi andırır. Gözleri, dış görünüşündeki ayırt edici detaylardan bir diğeridir. Koyu tonlarla çeviri gözleri, içsel derinliğini ve kurnaz, her şeyi analiz eden doğasını yansıtır. Genelde hafif eğimli, esnek ve sürekli hareket hâlinde bir beden dili sergiler. Kısacası Avustralyalı aktris Gigi Edgley‘in başarıyla canlandırdığı Chiana, hayatta kalmanın, kendi yolunu bulmanın ve başına buyrukluğun ete kemiğe bürünmüş hâlidir.