Halo-Paramount-Plus

Halo Dizisine İçeriden Bir Bakış

Ekranları ele geçirmek isteyen 200 milyon dolarlık bilimkurgu destanı Halo projesine girişildiğinde, Pablo Schreiber neye bulaştığının henüz farkında değildi. Oyuncu, popüler video oyun serisi Halo’nun TV uyarlamasında Master Chief rolünü yeni kapmıştı ve canlandıracağı karakterin dünyanın dört bir yanındaki insanlar için büyük anlam ifade ettiğinden habersizdi. Schreiber, “Oyuncu seçimi duyurusu ile serinin insanlar için ne anlama geldiğini ve özellikle Master Chief’in bilimkurgu dünyasındaki önemini anlamaya başladım. Bunu bir sorumluluk olarak üstlendim. Çok sayıda hayran için tatmin edici bir dizi olmasını sağlamak adına elimden geldiğince çok çalışmam gerektiğini kavradım,” diyor.

O andan itibaren 43 yaşındaki oyuncunun eğitimi de başlamış oluyordu. Schreiber, üstlendiği sorumluluğu tam olarak kavrayabilmek adına Washington merkezli 343 Studios’taki Halo Müzesi‘ni ziyaret etmek için bir geziye bile çıktı ve hem popülerlik hem de hikâye anlatımı açısından “franchise”ın gerçekte ne kadar büyük ve kapsamlı olduğunu bizzat görüp öğrendi.

İlk oyunu 2001’de piyasaya sürülen Halo, insanlık ve The Covenant olarak bilinen bir grup uzaylı arasındaki yıldızlararası savaşı konu alıyordu ve seri toplamda 81 milyon kopya satma başarısı göstermişti. Xbox’ın oyun konsolu piyasasındaki yerini sağlamlaştırmasının yanı sıra, düzinelerce çok satan roman, çizgi roman ve benzeri yan ürünle evrenini genişletti. Ancak oyun serisinin yıllarca süren diziye dönüşme yolculuğu hiç de kolay olmadı. Öncesinde girişilen birçok proje ya yazım aşamasında tıkandı ya da ilerleyen safhalarda iptal edildi. Her şeye rağmen Paramount Plus, oyun serisinin potansiyeline inandı ve bizler de 2022’de TV uyarlamasının ilk sezonuna nihayet kavuştuk.

Oyunların yanı sıra tüm Halo medyasının da baş yapımcısı olan Kiki Wolfkill için 200 milyon dolarlık ilk sezon, en hafif tabirle eğitici bir deneyimdi. Wolfkill, “Dürüst olmak gerekirse, hâlâ öğrendiğimizi düşünüyorum. Son 10 yıl Hollywood’da gezinmek, anlaşmaların ne kadar sürdüğünü belirlemek, niyetleri anlamak açısından ufuk açıcı oldu,” diyor. “Tüm bu çabalar, önceliklerimizin ne olması gerektiğini anlamımıza olanak sağladı. Dengenin nasıl olması gerektiği konusunda bazı endişelerimiz vardı. Çünkü oyuna gönül vermiş milyonlarca insanı tekrar o evrene sokabilmemiz gerekiyordu. Bence dizinin ilk sezonunda aldığımız olumlu tepkiler, evreni doğru şekilde resmettiğimizi gösteriyor.”

Dizi uyarlamasının yaptığı en önemli -ve en riskli- değişikliklerden biri, Master Chief karakterini oyunların da ötesinde derinleştirmekti. Dizide Master Chief, oyunlardaki o birkaç kelimelik aksiyon adamından ibaret olamazdı ve hayatının her yönüyle aktarılması gerekiyordu. Ayrıca karakterin yüzü de seyirciler tarafından bol bol görülecekti. En çok tartışma yaratan değişikliklerden biri de tam olarak buydu. Wolfkill, “Herkesin Master Chief’in kim olduğu konusunda çok kişisel bir anlayışı var, bu yüzden biz de karakterin özünü ortaya çıkarmaya çalıştık. Hikâyenin Master Chief ile ilgili olduğu kadar (gerçek kimliği) ‘John’ hakkında da olması gerektiğini biliyorduk. Öncelikle karaktere uygun bir oyuncu seçmek, ardından da zihinlerdeki imajını zedelemeden hayat hikâyesindeki kırılganlıkları aktarabilmenin bir yolunu bulmak zorundaydık,” diyor.

Wolfkill ve ekibi için Pablo Schreiber, hem fiziki özellikleri hem de çok yönlü bir karakter oyuncusu olması nedeniyle biçilmiş kaftandı. “Karakterin çok iyi kas kontrolü ve uzaysal farkındalığı var. Zırhı sadece giymekle kalmıyor, aynı zamanda içinde atletik ve çevik biri olduğunu da hissettiriyor. Dolayısıyla Pablo Schreiber, bu karakteri canlandırabilecek en uygun kişiydi,” diyor Wolfkill. Ancak seçildikten sonra Schreiber için her şey daha yeni başlıyordu. Karakterin oyunlarda nasıl hareket ettiğini detaylıca incelemesi şarttı. Ve en önemlisi de, tüm bu oyunculuk becerilerini giydiği o koca zırha rağmen sergilemek zorundaydı.

Schreiber, “Eğer bir zırhın içindeyseniz, hareketleriniz kadar hareketsizlikleriniz de anlam taşımaya başlar,” diyor. “Bana göre oyunculuk giydiğiniz kostümden çok daha fazlasıdır. Önemli olan taşımak zorunda kaldığınız her şeyle bütünleşebilmek. Bu nedenle karakteri bol bol izledim, dinledim; tavsiyelere fazlasıyla kulak verdim ve tüm bu plastik katmanlara rağmen daha iyi iletişim kurabilmenin yollarını aradım. Çünkü bu kostümü bir kez giydiğinizde, her seçiminiz çok daha önemli hâle geliyor.”

İzleyiciler ilk sezonun tadını çıkaradursun, ekip ikinci sezon için çalışmaya başladı bile. Üstelik ilk sezonun sonunda birtakım büyük vaatlerin yerine getirileceğini ve ufak tefek bilmecelerden bazılarının da çözüleceğini belirtiyor. Wolfkill, “Senaryonun ele aldığı ölçek nedeniyle, birinci sezonda sadece belli başlı konulara yoğunlaşmayı yeğledik. Bu, ana karakterleri tanıyabilmek ve onları içselleştirebilmek için gerekli bir adımdı. Ancak ikinci sezon, önümüzdeki beş yıllık hikâyeye doludizgin daldığımız bir eşiğin başlangıcı olacak,” diye müjdeliyor.

Kaynak

Yazar: Murat Yıldırım

Bilim ve Teknik dergisinde popüler bilim yazarlığı ve editörlük yapmışlığım var. Bilimkurgu Kulübü web sitesinde yazı yazmaya ve çeviri yapmaya devam ediyorum. Amatör olarak yazdığım hikâyelerim yine Bilimkurgu Kulübü web sitesinde, Yerli Bilim Kurgu Yükseliyor e-dergisinde, Kayıp Rıhtım Aylık Öykü Seçkisi ve Lagari Fanzin'de yayımlandı. Elime geçen, hoşuma giden herşeyi okurum ama özellikle bilimkurgu, fantazi ve korku edebiyatına bayılırım. Eğitim hayatımda yolum Istanbul Atatürk Fen Lisesi, Boğaziçi Üniversitesi, University of Iowa ve University of Ottawa'dan geçti. Şu anda hayatımı ultrahızlı lazer laboratuvarlarında THz bandında foton toplayarak kazanıyorum.

İlginizi Çekebilir

stargate universe

Stargate Universe’ten Cevapsız Kalmış 10 Soru

Stargate külliyatının üçüncü TV dizisi Stargate Universe, seleflerinden farklı olarak bir hayli karanlıktı. Kendilerini Dünya’dan …

Bir Cevap Yazın

Bilimkurgu Kulübü sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin