Şu sıralar tüm insanlık olarak koronavirüs salgınıyla boğuşuyoruz ve gözümüz kulağımız gelecek yeni güzel haberlerde. Nasıl olmasın ki? Geniş çaplı karantinalardan, hepimizi evlere mahkûm eden izolasyonlardan sıdkımız sıyrıldı. Evet, önlemler fazlasıyla can sıkıcı ama gerekli. Hâl böyleyken bir yandan tedbiri elden bırakmamak, diğer yandan da içinde bulunduğumuz bu yeni koşullara ayak uydurmak zorundayız. Bir bakıma evde iyi vakit geçirmenin yollarını bulmalıyız ve elbette bu yollardan biri de Netflix’e çıkıyor.
Bugünlerde Netflix’teki salgın temalı yapımlara olan ilgi herkesin malumu. Öyle ki, bir köşede sessiz sedasız bekleyen ve pek fazla teveccüh gösterilmeyen birçok yapım ansızın popüler oluverdi. Biz de, “Tam zamanı!” diyerek sizler için Netflix Türkiye üzerinde kısa bir tarama gerçekleştirdik ve salgın temalı onca yapım arasından 13 tanesini beğeninize sunmaya karar verdik. Listeyi oluştururken kendimizi feda edip onlarca salgın filmi, dizisi izlediğimizi ve deyim yerindeyse tepeden tırnağa virüse bulandığımızı bilmenizi isteriz. İyi seyirler…
Pandemic
Koronavirüs, korkmamız gereken tek küresel salgın değil. Bu yeni Netflix belgesel serisi, her gününü potansiyel salgıların ön saflarında geçiren cesur insanları izleyicilerle tanıştırıyor. Muhtemelen gerçek bir salgın sırasında izlenmesi gereken en önemli belgesellerden biri olan yapım, viral bir salgının nasıl başladığı, yayıldığı ve tehlikeleriyle mücadele etmek için geliştirilen tedaviler hakkında kapsamlı bir döküm sunuyor.
Bilgilendirici, korkutucu…
The Walking Dead
Aynı adlı çizgi romandan ilham alınarak ekrana taşınan The Walking Dead, yaygın bir salgının ardından tehlikelerle dolu kıyamet sonrası dünyada, hayatta kalanların hikâyesini anlatıyor.
“Öngörülemez” kelimesinin anlamını kişiselleştiren tarzı ile izleyicilere zombi şöleni sunan bir yapıt.
Resident Evil: Retrebution, The Final Chapter
Aynı adlı video oyunundan uyarlanan ve başrolünde Milla Jovovich’i barındıran film serisinde, dünya devi bir şirket kendi çalışanlarının bile bilmediği bazı tehlikeli ve gizli projeler yürütmektedir. Seri, araştırmalar esnasında üretilen T-virüsün serbest kalmasından sonra bir grup insanın salgına karşı mücadelesini ve şeytani amaçları olan bu şirkete yönelik verdiği savaşı anlatıyor.
Tamamını olmasa bile, Netflix Türkiye’de serinin Retrebution ve The Final Chapter filmlerini izlemek mümkün.
Cargo
Dram ve korkunun güzel bir bileşimi olan Cargo, bir babanın zombi vahşetine karşı bebeğini hayatta tutmak için neler yapabileceğini gözler önüne seriyor.
Sonuna kadar izleyicinin tahmin yürütmesini zorlaştırmakla kalmıyor, aynı zamanda klişe zombi film konularından sıkılanlara da güzel bir seyirlik vaat ediyor.
Z Nation
Hem güldürme hem de korkutma garantisi sunan post-apokaliptik Z Nation serisi, bir grup insanın dünyayı kurtaracak aşıyı ülkenin bir ucundan diğer ucuna götürmeye çalışma macerasını konu alıyor.
Ancak bunun bilinen aşılardan farklı bir aşı olduğunu belirtmek gerek.
Black Summer
Z Nation evreninde geçen ve salgının başlamasından altı hafta sonrasını anlatan seri, kızını zombilerin vahşetinden kurtarmaya çalışan bir annenin hikâyesine odaklanıyor.
Korku ve umutsuzluğa odaklandığı kadar şefkat ve asalet temalarında da iyi dengelenmiş bir yapım olduğunu söyleyebiliriz.
The Ravenous (Les affamés)
Kanada’nın Quebec eyaletinde küçük bir kasabada geçen Aç Gezenler, bizi salgın sonrası bir dünyaya götürüyor. Nedenini bilmediğimiz bir virüs salgını sonrası kasabada yaşayanlar artık eskisi gibi değildir. Bedenleri bir anda bozulmuş, sevdiklerine saldırmaktadırlar. Salgından kurtulmuş bir avuç insan ormana çekilmiş, kendilerine benzer olanları aramaktadır.
Robin Aubert’in Toronto Film Festivali’nin açılış filmi; klişelere düşmeden ve kurduğu nefis atmosferiyle, son yılların en yenilikçi zombie filmlerinden biri. Türün kalıplarını beklenmedik ayrıntılarla yeniden kurgulayan Aç Gezenler; sessizce ilerleyen ama etkisini hiç kaybetmeyen, unutulmayacak modern bir zombi filmi.
The Rain
Toplumun artık olmadığı bu dünyada, yok oluşa neden olan virüs gökten geldiği için çok daha tehlikelidir.
Seri, medeniyete ait tüm kalıntıların ortadan kakmasıyla nasıl hayatta kalacağını anlaması gereken bir grup insanın yıkım sonrası verdiği hayat mücadelesini anlatıyor.
Between
Citytv ve Netflix ortak yapımı olan ve kısa bir yayın hayatına sahip bu Kanada dizisinde, Pretty Lake adlı küçük bir kasabada ortaya çıkan gizemli bir hastalık yalnızca 22 yaşından büyük kişileri öldürmeye başlıyor. 2015’te başlayan ve iki sezon süren dizi, hayatta kalan Milenyum kuşağı çocuklarına odaklanıyor ve onların bir yandan virüsün sebebini çözmeye çabalarken bir yandan da yaşadıkları kayıpla yüzleşmeye çalışmalarını konu alıyor.
Bu sırada devlet tarafından karantina altına alınmalarıyla, virüsün gerçekten doğal sebeplerle ortaya çıkan bir hastalık mı olduğu, yoksa altında çok daha meşum bir sebep mi yattığı sorusu akılları kurcalamaya başlıyor.
World War Z
Eski Birleşmiş Milletler çalışanı Gerry Lane (Brad Pitt), ailesini güvenli bir bölgeye yerleştirdikten sonra orduları ve hükümetleri deviren ve insanlığı yok etmekle tehdit eden bir zombi salgınını durdurmak için zamana karşı bir yarışa girişir.
Brad Pitt’in hem başrolünü hem de yapımcılığını üstlendiği film, insanlar ve zombiler arasında yaşanan sıra dışı bir savaşı odağına alıyor. Film, Max Brooks’un aynı adlı kitabından uyarlandı.
I am Legend
“Benim adım Robert Neville. New York şehrinde hayatta kalan biriyim. Sesimi duyan biri varsa; herhangi biri, lütfen. Yalnız değilsin…”
Robert Neville çok başarılı bir bilim adamıdır, ama o bile tedavi edilemeyen, insan yapımı o korkunç virüsü kontrol altına alamamıştır. Her nasılsa virüse bağışıklık gösteren Neville, New York şehrinden, hatta belki dünyadan arta kalan yerde, hayatta kalmış tek insandır. Neville üç yıl boyunca inancını yitirmeden her gün telsiz mesajı göndererek, umutsuz bir şekilde, hayatta kalmış başka insanlar bulmaya çalışır. Ama yalnız değildir.
Çünkü virüs kısa zamanda birçok insanın ölümüne sebep olmuş, geri kalanları ise gece avlanan mutantlara çevirmiştir.
Zombieland
Colombus, korkak olmasına rağmen kendi yarattığı kurallara sıkı sıkı uyduğu için zombi istilasına uğrayan dünyada hayatta kalmıştır.
Derken biri kendisini dünyadaki son twinkie keklerini yemeye adayan ve diğer ikisi ise insanları soyarak hayatta kalan bir grup ile karşılaşır ve macera başlar.
Twelve Monkeys (Seri)
2035’te tehlikeli bir virüs nedeniyle nüfusun çok küçük bir bölümü hayatta kalabilmiştir ve insanlık salgından korunmak için kolonileşerek yer altına çekilmiştir. Virüse tedavi arayan bilim insanları, çareyi zamanda yolculuk yaparak virüsün çıkışını engellemekte bulur.
Yaratılan zaman makinesiyle ilk test sürüşünü gerçekleştiren Cole, gözünü bir akıl hastanesinde açar ve tahmin edilebileceği üzere işi hiç de kolay değildir.
Hazırlayan: Pınar Duman
Yararlanılan Kaynaklar: