Borg Kapak

Star Trek’in Asimile Edicileri: Borg

“Biz Borg’uz. Asimile edileceksiniz. Direnmek Faydasız.”

Borg, Uzay Yolu evreninde Samanyolu Galaksisi’nin Delta çeyreğinde yaşayan ortak bilince sahip sibernetik organizmalardan oluşan bir türdür. Diğer türleri kendilerine katmayı görev sayar. Bugünkü makalede bu türü biraz daha yakından inceleyeceğiz.

Borg, galaksinin Delta çeyreğinde Arehaz (Borg Prime) isimli gezegende yaşayan  ve altuzay aracılığıyla birbirlerine bağlı olan bir türdür. Neslini diğer türleri asimile ederek devam ettirir. Kendi formunun mükemmel olduğu yönünde güçlü bir inanca sahiptir. Onlara göre tüm evren kaos içindedir ve karşılaştıkları türleri asimile edip kendisine katarak evreni bu kaostan kurtarmayı amaçlar. Uzay Yolu evreninde, binlerce Dünya yılı önce insanlar gibi tamamen organik olan Borg, kendi yıldız sistemindeki bir türü asimile ederek kolektifi kurmuştur. Borg drone’ları, farklı ışık tayflarını görmelerini sağlayan mekanik bir göze sahiptirler. Belli bir enerji frekansı kullanarak beslenirler.

Borg
Borg

Ortak bir bilince sahip olduğuklarından tek başlarına hareket edemezler veya tek başlarına düşünemezler. Aynı anda konuşur, aynı anda susarlar. Bir Borg’un yaşadığını tüm Borglar bilir. Borg için ben yok; biz vardır. Galaksinin her köşesine dağıldıkları için inanılmaz bir veri bankasına sahiplerdir. Birbirlerine bağlı oldukları için algıları biraz yavaştır. Ayrıca tehdit oluşturmayan veya göreviyle ilgisi olmayan kişileri görmezden gelirler. Bir Borg, üzerindeki sibernetik parçalar sökülerek kolektiften koparılabilir fakat asla organik haline geri dönemez. Borg Kraliçesi adı verilen bir dişi tarafından yönetilirler. Kolektifin en üstünde kraliçe bulunur, fakat kraliçe kolektifi keyfine göre yönetmez. Kolektifi tüm Borg’ların, yani kolektifin çıkarları doğrultusunda yönetir. Kraliçe kolektif için yaşar ve kolektif için ölür.

Birleşik Gezegenler Federasyonu’nun Borg ile ilk karşılaşması Star Trek: The Next Generation dizisinin ‘’Q Who’’ isimli 2. sezon 6. bölümünde olmuştur. Her şeye muktedir tanrı benzeri bir türün üyesi olan Q tarafından bir el şıklatmasıyla Atılgan D kendisini galaksinin Delta çeyreğinde bir Borg küpünün karşısında bulmuştur. Q, Kaptan Picard’ın kendisine ve mürettebatına olan güvenini görünce Borg hakkında şu sözleri söylemiştir:

‘’Borg nihai kullanıcıdır. Onlar senin Federasyonunun daha önce karşılaştığı hiçbir tehdide benzemez.”

Tanışma faslı başarısız olunca, Kaptan Picard’ın emriyle Atılgan maksimum büküm hızıyla uzaklaşmış fakat Borg küpü tarafından yakalanmaktan kurtulamamıştır. Borg’un kusursuzluk anlayışı dolayısıyla gemileri de küre veya küp şeklindedir.

Borg Küpü
Bir Borg Küpü

Borg gemileri altı sınıfa ayrılır. İçlerinde en meşhuru Borg Küpü adı verilen 3.000 metre uzunluğunda ve adından da anlaşılacağı üzere küp şeklinde bir gemidir. Tüm Borg gemileri Transwarp hızı kapasitesine sahiptir. %78 hasar görse bile kendi kendini onarabilecek bir yapıları vardır. Aynı zamanda tıpkı Borg drone’ları gibi, belli bir süre sonra kendisine ateşlenen silahlara bağışıklık kazanır ve bağışıklık kazandıktan sonra o silah gemiye bir daha zarar veremez. Bu teknoloji, bilinen türler içinde sadece Borg’da vardır. Öte yandan, Borg küpü çekici ve kesici ışınlara, torpido ve fazer benzeri enerji silahlarına sahiptir. Bu özellikler bir Borg küpünü korkulur bir rakip yapar.

Ayrıca Borg’un zamanda yolculuk yapabilen Borg küresi adında gemileri de bulunmaktadır. Fakat bu gemiler fazla enerji harcadığı için kullanımdan kaldırılmıştır. Bunlar dışında bir de Borg Taktik Küpü adı verilen 1.500 metre boyunda bir gemileri vardır. Bu gemi, Borg küpünden farklı olarak savaşmak için üretilmiştir ve galakside bilinen en güçlü gemilerden biridir. Tek bir Borg Taktik Küpü, zorlanmadan onlarca Yıldız Filosu gemisini yok etme gücüne haizdir. Bilimkurgu evrenindeki gemiler içinde en farklı görünüşe sahip gemi olma unvanını taşır. İçinde binlerce Borg drone’u barındırır.

Borg Küresi
Borg Küresi

Star Trek: First Contact filmi, tamamen Borg üzerine kuruludur. Atılgan E, Borg’un geçmişe gidip geleceği değiştirmeye çalışmasıyla uğraşır. Borg’un en ayrıntılı işlendiği dizi ise Star Trek: Voyager‘dır. Borg, paralel evrenleri asimile etmek gibi işlere de kalkışmıştır; fakat başına fena çorap örülmüştür. Zira Species 8472 adında organik evrenden gelen bir tür, Borg’u yok etmeye başlar. Borg gemilerinin ve Borg teknolojisinin bu tür karşısında çaresiz kalması sonucu, Voyager mürettebatı ile müttefik olmuşlardır. Voyager sayesinde Species 8472 tehlikesi bir süreliğine ortadan kalkmıştır.

Star Trek: Voyager dizisinin son bölümünde Kraliçe’nin ölmesiyle Borg lidersiz kalmıştır. Voyager Dünya’ya döndükten sonra Borg’un akıbeti bilinmemektedir. Fakat büyük ihtimalle yeni kraliçelerinin yardımıyla Borg kolektifini tekrar kurmuşlardır. Aynı zamanda Atılgan’ın Kaptanı Picard da Borg tarafından asimile edilip Borg’un Locutus’u ismini almıştır. Daha sonra Atılgan’ın mürettebatı sayesinde eski haline getirilmiş, fakat tam olarak kolektiften koparılamamıştır. Kaptan Picard ne zaman Borg ile karşılaşsa kafasının içinde onların sesini duymaktadır.

Locutus ve Kraliçe
Borg’un Locutus’u ve Kraliçe

Borg’un karşılaştığı her türü numaralandırma gibi bir huyu vardır. Örneğin Tür 180: Ferengi, Tür 329: Kazon, Tür 3259: Vulcan’dır. Tür 5618 ise biz insan türüne karşılık gelir. Borg, yukarıdaki özelliklerinden dolayı bilimkurgu tarihinin en güçlü kötülerinden biri olmayı başarmıştır. Gemilerinin silahlara bağışıklık kazanması, teknolojisinin çok gelişmiş olması tüm galaksinin Borg’dan korkmasını sağlamıştır. Aynı zamanda Borg, Star Trek sevenler içinde azımsanmayacak bir taraftar sayısına sahiptir. Borg Kraliçesi dizilerde çok az görünür ve ne zaman görünse büyük olay olur.

Hazırlayan: Halil Furkan Türkmen

Yazar: Konuk Yazar

Bu içerik bir konuk yazar tarafından üretilmiştir. Siz de sitemizin konuk yazarlarından biri olabilirsiniz. Yapmanız gereken tek şey, kaleme aldığınız bilimkurgu temalı makale ve öykülerinizi bilimkurgukulubu@gmail.com adresine göndermek. Editör onayından geçen yazılarınız burada yayımlanıp binlerce okurun beğenisine sunulacaktır. Gelin bu arşivi birlikte büyütelim...

İlginizi Çekebilir

Feminist Bilimkurgunun Ölümsüz Yazarı: Vonda N. McIntyre

70 yaşında hayatını kaybeden Vonda N. McIntyre, 1970’lerin başında Ursula K. Le Guin, Joanna Russ …

Bir Cevap Yazın

Bilimkurgu Kulübü sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin