12 Koloni’nin en ünlü bilim insanlarından biri olan Dr. Gaius Baltar, yeni nesil Battlestar Galactica dizisinin kilit karakterleri arasında yer alır. Kıvrak zekâsı, zarif giyim tarzı ve karizmasıyla bilinir. Ancak tüm bu olumlu özelliklerine rağmen aşırı kibirli, kusurlu ve neredeyse kendine tapan bir kişiliğe sahiptir. Zaten 12 Koloni insanlığını felakete sürükleyen de onun bu zayıflıkları olmuştur. Özellikle kadınlara düşkünlüğü ile dikkat çeken Baltar’ın bu acziyeti, Cylonlar tarafından fırsata dönüştürülmekte gecikmemiştir. Baltar, Koloni Filosu’nun düşürülmesinde bir piyon olarak kullanıldığını geç anlamış ve istemeyerek de olsa insan ırkına ihanet ettiği gerçeğiyle yaşamak zorunda kalmıştır.
James Callis tarafından başarıyla canlandırılan karakter, hayatta kalmaya yönelik doğal bir yeteneğe sahiptir. Büyük Cylon soykırımından kurtularak Galactica gemisine sığınan Baltar, dizi boyunca pek çok çetrefilli olaydan hem zekâsı hem de şansı sayesinde sıyrılmayı başarır. Saygın bilim insanlığından hainliğe, 12 Koloni başkanlığından Cylon arabuluculuğuna savrulan yaşamı, kült bir tarikat önderi hâline gelmesiyle sonuçlanır. Karakterin keskin virajlarla dolu yolculuğu, biz izleyenleri de bol bol düşünmeye sevk eder niteliktedir. Çoğu zaman nefret edilesi bir karakter profili çizerken, kimi zaman da acınası bir zavallı olarak karşımıza çıkar. Yaşadığı köklü değişimleri anlayabilmek için karakterin hayat hikâyesine odaklanmak yerinde olacaktır. Dolayısıyla bu yazının bol bol spoiler içerebileceğini anımsatmakta yarar var.
Aerelon‘da doğan Gaius Baltar, hayatının ilk yıllarını Cuffle’s Wash adlı bir çiftlikte geçirdi. Kökeninden hoşnut değildi ve dahası Aerelon şivesini de kaba buluyordu. Bunu bir çeşit kompleks hâline getirdi, küçük yaşlardan itibaren konuşma egzersizleri yapmaya başladı ve henüz on yaşındayken bir Capricalı gibi konuşmayı başardı. 18 yaşına geldiğinde hayallerinin peşinden koşmayı seçti ve ailesine sırt çevirerek Aerolon’u terk etti. Aerelonlu olduğu gerçeğini daima gizledi ve yerleştiği Caprica‘ya ayak uydurmakta fazla zorlanmadı. Zekâsı ve becerisiyle kısa sürede Koloni Savunma Bakanlığı’nda çalışmaya başlayan Baltar, burada koloni savunma sistemlerinin geliştirilmesine önayak oldu. Dahası, üç kez Magnete Ödülü kazanarak bilgisayar teknolojileri alanında öncü isimlerden biri hâline geldi. Artık o, tüm kolonilerde tanınan ünlü bir bilim insanıydı. Hatta Başkan Adar ile yakın arkadaş bile olmuşlardı.
Elbette onun bu yükselişi ve kritik mevkilerde edindiği yetkiler, Cylonların da ilgisini çekmekte gecikmedi. Zira Baltar, öteden beri 12 Koloni‘yi ortadan kaldırmayı planlayan Cylonlar için kolay lokmaydı. Zarafetiyle baş döndüren insansı Cylon modeli 6 Numara, güzel kadın görünce dibi düşen Baltar’a sokulmakta hiç zorluk çekmedi. İkili arasında başlayan yakınlaşma, kısa süre içinde ateşli bir ilişkiye dönüştü. Bu dönemde Baltar, Komuta Navigasyon Programı (CNP) üzerinde çalışıyor, ama ciddi bir gelişme kaydedemiyordu. Devreye giren Number Six, temel kodun neredeyse yarısını yeniden yazarak Baltar’a büyük yardımlarda bulundu. Fakat Baltar’ın bilmediği şey, güzel asistanının aslında bir Cylon ajanı olduğu ve sistemin içine Filo gemilerini etkisiz hâle getirecek bir kod parçası eklediğiydi.
Baltar, sevgilisinin insansı bir Cylon modeli olduğunu öğrendiğinde iş işten geçmiş, Koloni Filosu çoktan düşmüştü bile. Cylon saldırısı sırasında Number Six, Baltar’a vücudunu siper ederek ölmesini engelledi. Hatasının insan soyunu topyekun bir yok oluşa sürüklediğini dehşet içinde fark eden Baltar, buna rağmen ihanetini gizlemeye ve hayatta kalmaya kararlıydı. Raptor pilotlarından Karl Agathon‘un kendi yerini ona vermesiyle Caprica gezegenindeki yıkımdan kurtulmayı ve Galactica gemisine sağ salim ulaşmayı başardı. Ünlü ve zeki bir bilim insanı olmasının da yardımıyla, elli bin kişilik filonun saygın bir üyesi hâline geldi.
Cylon soykırımından kaçmayı başaran ve William Adama komutasındaki Galactica gemisi etrafında toparlanan filo için asıl mücadeleyse daha yeni başlıyordu. Zira Cylon güçleri peşlerindeydi ve son insanı da öldürene kadar durmaya niyetleri yoktu. Üstelik filoyu en fazla tehdit eden sorunlardan biri de insansı Cylonların sızma girişimleriydi. Bu modeller insana o kadar çok benziyordu ki, kimin insan kimin Cylon olduğunu belirlemek hayati derecede önem kazanmıştı. Durumun vahameti ilerleyince Adama, Baltar’dan Cylonlar’ı tespit edebilmeyi sağlayan bir teknoloji geliştirmesini istedi. Baltar, Adama’nın bu talebini gönülsüz de olsa kabul etmek zorunda kaldı. Oysa böyle bir teknolojinin geliştirebileceğine kendisi de inanmıyordu. Tüm bunlar yetmezmiş gibi, bir de Number Six’in hayalini görmeye ve deyim yerindeyse onunla mücadele etmeye başlamıştı.
Sadece kendisinin görüp duyabildiği Number Six görüntüleriyle çevrelenen Baltar, bu durumu açıklamakta güçlük çekti. Cylonlar beynine bir çip mi yerleştirmişti, yoksa yavaş yavaş delirmeye mi başlamıştı? Bir yandan bu ikilemle boğuşan Baltar, diğer yandan da Cylon tespit cihazı üzerindeki umutsuz çalışmalarını sürdürdü. Cihazı bir an önce hazır hâle getirmesi yönündeki baskılara daha fazla karşı koyması mümkün değildi. Tam bu sırada beklenmedik ve şok edici bir gelişme yaşandı. Kendini Shelly Godfrey olarak tanıtan bir Number Six kopyası, Baltar’ı 12 Koloni’ye ihanet etmekle suçlayarak çıkageldi. Üstelik elinde kanıtlar da vardı.
Baltar’ın filo içindeki saygınlığı ve güvenirliği bir anda tuzla buz oldu. Hücreye kapatılan Baltar, büyük bir çaresizlik içinde Tanrı’dan affedilmeyi diledi. İlginçtir ki bu dileğinden hemen sonra aklandı ve Shelly Godfrey de kayıplara karıştı. Baltar tekrar eski saygınlığına kavuşmuştu. Çalışmalarına devam eden karakterimiz, bir süre sonra işlevsel bir Cylon dedektörü geliştirmeyi başardı. Ancak Cylon olduğunu tespit ettiği Sharon Valerii‘nin kimliğini gizledi. Boşa çıkan hainlik suçlamasının ardından popülaritesi de yükselişe geçti. Önce Caprica meclis temsilcisi, ardından da başkan yardımcılığı görevine getirildi.
Efsanevi 13. Koloni‘yi arayan filonun bu yolculuktaki ilk önemli durağı Kobol oldu. Efsanelere göre Kobol, 12 Koloni insanlığının çıkış gezegeniydi. Hayali Number Six’in de yol göstermesiyle Baltar, burada pek çok deneyim yaşadı ve Cylon’ların nihai planına dair bazı öngörüler edindi. Öte yandan Baltar, Cylon’lara karşı Cally’i bir intihar eylemi yapmaya zorlayan Crashdown’ı vurmak zorunda kaldığında, tüm ekip onun bu cinayetini gizledi. Ayrıca Baltar’ın hayali Number Six ile boğuşması da son sürat devam ediyordu. Baltar bu durumu açıklığa kavuşturmak adına beyin taramasına girdi. Çünkü beyninde bir Cylon çipi olduğuna iyiden iyiye inanmaya başlamıştı, ama sonuçlar tam tersi çıktı. Beyninde herhangi bir yabancı madde yoktu ve bu da Number Six vizyonunun gizemini artırıyordu.
Baltar, Valerii’nin Helo’dan bir insan-cylon melezine hamile kaldığını duyana kadar deli olduğuna inanmaya başlamıştı. Oysa hayali Number Six, Baltar’a çok önceden bunun müjdesini vermişti ve doğal olarak bu durum, Baltar’ın onun gerçekliğine inanmasına yol açtı. Number Six gerçekten de kutsal bir imge olabilir miydi? Eğer öyleyse, kendisi de Tanrı tarafından seçilmiş bir çeşit elçi miydi? Baltar’ın zihinsel bocalamaları bitecek gibi görünmüyordu. İlk insan-cylon melezi olan Hera‘nın öldürülmesi istendiğinde, Baltar buna şiddetle karşı çıktı. Ayrıca kanserle boğuşan Başkan Roslin‘in durumu da iyice kötüleşmişti. Ancak Baltar riskli ve dâhiyane bir planla çıkageldi. Roslin’in şifası Hera’nın kanında yatıyor olabilirdi. Baltar öngörüsünde haklı çıktı ve kendisine Hera’nın kanı nakledilen Başkan Roslin iyileşti. Bu gelişme, bebeğin hayatta kalmasını da sağladı.
Baltar’ı en fazla etkileyen olaylardan bir diğeri ise Amiral Cain‘in filo komutanlığını devraldığı dönemde yaşandı. Zira Baltar’dan, Cain’in komuta ettiği Pegasus gemisindeki tutsak bir Cylon’u konuşturması istendi. Ağır işkenceye ve suistimale uğradığı anlaşılan Cylon, bir Number Six modeliydi ve yaşadığı travmanın da etkisiyle bitik vaziyetteydi. Baltar, Gina Inviere adlı Cylon’a iyi davrandı ve hatta sonrasında kaçmasına da yardım etti. Bir süre gizli de olsa ikili arasındaki iletişim sürdü. Öte yandan Baltar, Başkan Roslin’in kendisine yazdığı mektubu okuduğunda oldukça sinirlendi. Çünkü Roslin, onu bencil ve ikiyüzlü olmakla suçlamaktaydı. Roslin, iyileşip tekrar başkanlık görevine döndüğünde Baltar’ı istifa etmeye zorladı. Baltar, Roslin’in bu tutumuna misilleme olarak başkanlık seçimlerine aday olduğunu açıkladı.
Bu süreçte filo, tesadüfen yaşanabilir bir gezegenle karşılaştı. Uzun zamandır uzay gemilerine sıkışıp kalmış insanlar bu gezegeni bir kurtuluş olarak gördü. Filoda gezegene yerleşilmesi gerektiğine yönelik talepler yükselirken, Başkan Roslin bu taleplere kayıtsız kaldı. Ancak onun bu kararı, Baltar için bulunmaz bir propaganda malzemesiydi. Baltar, eğer başkan seçilirse gezegene yerleşme kararı alacağını tüm filoya duyurdu. Beklenildiği üzere, vaadinin filoda ses getirmesi fazla uzun sürmedi. Seçimi kaybedeceğini anlayan Roslin hileye başvursa da hamlesi ifşa edildi ve Baltar 12 Koloni’nin yeni başkanı olarak atandı. Verdiği vaat doğrultusunda, filo New Caprica adlı gezegene yerleşti. Ancak gezegenin Cylonlar tarafından istila edilmesi gecikmedi. Bu dönemde Baltar, Cylon yönetiminin bir kuklası olmaktan kurtulamadı. Hâliyle halkın Baltar’a olan nefreti bir çığ gibi büyüdü. Hatta New Caprica Direniş Örgütü’nün baş hedeflerinden biriydi.
William Adama ve Lee Adama‘nın ortaklaşa giriştiği kurtarma operasyonu sonucunda New Caprica’daki Cylon esareti sona erdi. Hain olarak damgalanan Baltar’ın filoya dönme şansı yoktu. O da Cylonlar’a sığındı. Uzunca bir süre Cylon ana gemisinde yaşayan Baltar, filoya geri döndüğünde derhal mahkemeye çıkartıldı. Cylon işbirlikçisi ve hain olmakla suçlanıyordu. Dava öylesine popüler oldu ki, bir dönem filonun en sıcak gündemi hâline geldi. Dava sonunda Baltar beraat etti ve tek tanrı odaklı dini bir topluluğun mesihliğini üstlendi. Artık tanrıya inanmaktan, şefaatten, adaletten, barıştan ve kaderden bahseden biri olmuştu. Radyo yayınlarıyla düzenli olarak filoya seslendi, kendine pek çok mürit kazanmayı da başardı. Hatta nüfuzu öylesine artı ki, Başkan Roslin’den yaydığı dinin resmi olarak tanınmasını talep etti. Roslin onun bu talebine karşılık vermedi.
Hera’nın kaçırılması sonucu Cavil ve güçlerine karşı girişilen savaşta da yer alan Baltar, yavaş yavaş bencil ve kibirli yanlarını geride bırakmayı bildi; özünü keşfetti ve gerçek kimliğini sahiplendi. Onun bu değişimi öylesine radikaldi ki, dizinin en ilgi çekici karakterleri arasındaki yerini aldı. Ayrıca sonradan bir Number Six modeli olan Caprica’nın da hayali Baltar’ı olduğu anlaşıldı. Dizide bu vizyonların sırrı asla ifşa edilmedi ve hep bir soru işareti olarak zihinleri kurcalamayı sürdürdü. Sonuç olarak Gaius Baltar, bazen bir baş belası, bazen bir ahmak, bazen bir dâhi ve bazen de bir elçi olarak karşımıza çıktı. Tüm zayıflıkları ve kusurlarına rağmen, süreç içinde değişip dönüşen bambaşka bir karaktere evrildi. Kısacası 13. Koloni’yi keşfe çıkılan bu yolculukta, kendini keşfedenlerden biri de Baltar oldu…